28 Hafta Sonra - 28 Weeks Later
Oyuncular; Robert Carlyle, Rose Byrne, Harold Perrineau
Yönetmen; Juan Carlos Fresnadillo
Tür; Gerilim, Korku, Bilim Kurgu
Konusu; Film, Rage isimli insanları vahşi bir zombiye çeviren virüsünün, Britanya adalarına yayılması ve bitmesi ardından bölgeye yeniden insanların yerleştirilmesi ile virüsün yeniden ortaya çıkarak gelen insanları zombiye çevirmesini ve bu sırada yaşanan gerilim dolu anları konu almaktadır.
Özeti; Britanya adalarına yayılmış olan virüsten sonra zombiye dönen ve vahşileşen insanlar, Don ve Alice çiftini bir çiftlik evinde yaşlı bir ailenin yanında saklanırken bulacaklar ve evin içine giren ve onlara saldıran zombilerden sadece Don, eşini geride bırakarak kaçmayı başaracaktır.
Bu olaydan 15 gün sonra Büyük Britanya karantina altına alınmıştır. 28 gün sonra virüs Büyük Britanya'yı tamamen ele geçirmiştir. 5 hafta sonra ise enfekte olanlar açlıktan ölmüştür.
11 hafta sonra Amerika liderliğindeki Nato birlikleri Londra'ya gelmiştir. 18 hafta sonra Büyük Britanya'nın virüsten arındırıldığı açıklanmıştır. 24 hafta sonra yeniden yapılanma başlamıştır ve film 28 hafta sonrası ile devam etmektedir.
28 hafta sonra yeniden yapılanmanın ardından Londra'da daha önceden yaşamış olan insanlar evlerine getirilmeye başlanmıştır. Londra'daki bütün cesetler toplanmaya ve şehir arındırılmaya başlanmıştır. 28 hafta önceki olayda eşini bırakarak kaçan Don'un, Andy ve Tammy ismindeki iki çocuğu da bu gelenler arasındadır. Aynı zamanda Scarlet isminde bir doktor, bölgede virüs ile ilgili tedaviler ve araştırmalar yapmakta, bölgeyi koruyan askerler arasında ise Doyle ile Flynn isimli iki yakın arkadaş bulunmaktadır. Don, yeniden yapılandırma bölümünde görevlidir ve çocuklarını kendi dairesine yerleştirdikten sonra annelerinin öldüğünü söylemiştir.
Bu duruma çok üzülen çocuklar, kendilerinde annelerine dair bir resim bile olmadığından eskiden yaşadıkları eve gizlice gitmeye karar vereceklerdir. Londra'da bazı bölgeler izinlidir, onların dışındaki bölgelere gidilmesi yasaktır.
Ama bunu önemsemeyen kardeşler, bir motorsiklet bularak eskiden yaşadıkları evlerine gidecekler, burada annelerinin resimlerini ve kendi özel eşyalarını alırken evin içinde anneleri olan Alice'i göreceklerdir. Son olaydan sonra Alice gelmiş ve burada saklanmıştır. Bu sırada çocukları arayan askerler eve gelecek ve Alice ile çocukları alıp merkez tesise götüreceklerdir.
Doktorlar Alice'i incelemek için özel bir alana alacaklar ve kanından aldıkları örneklere baktıklarında Alice'in virüsü kaptığını ama zombiye dönüşmediğini anlayacaklardır. Alice, bir taşıyıcıdır, başkalarına bulaştırdığı virüs, insanları zombiye dönüştürmektedir ama kendisi dönüşmemektedir. Doktorlar bu durumun tedavi niteliğinde olabileceğini incelerken, kocası Don, Alice'in bulunduğu kapalı alana girecek, eşinden kendisini bırakıp gittiği için özür dileyecek ve dudaklarından öpünce, salgı ile de bulaşan virüs Don'a bulaşacaktır ve dakikalar içinde vahşi bir zombiye dönüşecektir.
Dönüştükten sonra Alice'i öldürecek, O'nunla yetinmeyip dışarı çıkıp askerleri de zombiye dönüştürecek ve artık tesisin içinde bir çok zombi ile kaos başlamış olacaktır.
Çok hızlı yayılan virüs sebebiyle komutanlar tesisin içindeki bütün insanları bir alana kapatacaklar ama bu alanın içindede olan zombiler herkese saldıracaktır. Artık virüsün yayılması ile baş edemeyen komutanlar, tetikçilerine vur emri vereceklerdir ve zombi olan yada olmayan bütün insanlara ateş etmeye başlayacaklardır. Diğer tarafta doktor Scarlet, başka bir odada olan Andy ve Tammy'i kurtaracak, birlikte kaçmaya çalışacaklar, bu sırada Andy kaybolacak ve babasının saldırısına uğrayacak, sonrasında Scarlet'i ve ablasını bulacak ve O'nu gören Doyle, artık insanlara ateş etmeyi bırakıp Scarlet ve çocukların yanına giderek onlarla birlikte yaşam mücadelesi vermeye başlayacaktır.
Artık sağ kalan insanlar zombilerden kaçmaya çalıştığı gibi, birde kendilerini öldürmek isteyen askerlerden kaçmak zorundadırlar. Şehrin içinde bu iki saldırı altında gerilim ve aksiyon dolu anlar yaşayarak Scarlet, Doyle, Andy ve Tammy, sağ kalmayı başaracaklar ve arkadaşı Flynn'den bütün şehrin bombalanacağını öğrenen Doyle, kendilerini helikopterle almasını isteyecek, ama Flynn gelince yanındaki insanları görüp, onlarda da virüs olduğunu düşündüğü için helikoptere hiç birini almayacaktır.
Bu sırada yine zombiler saldıracak, helikoptere binemeyen Scarlet, Doyle, Andy ve Tammy kaçacaklar ve bu seferde çevrelerini zombileri öldürmesi için atılmış zehirli gazlar saracaktır.
Bu gazdan bir arabanın içine binerek kurtulacaklar ama hareket etmeyen arabayı iterek diğerlerini kurtarmak isteyen Doyle, kendisini yakan askerler sebebiyle ölecek, Scarlet, Andy ve Tammy, kaçacaklar ama sonrasında helikopterle kendilerine ateş eden askerlerden saklanmak için bir tünele gireceklerdir.
Karanlık olan bu tünelde çocukların zombiye dönüşmüş babası Don, Scarlet'i öldürecek, Andy'e de saldıracak ama Andy'nin de annesi gibi taşıyıcı olmasını sağlayan bir geni olduğu için zombiye dönüşmeyecek ve ablası bu sırada elindeki silah ile babaları Don'u öldürecektir. Bu olay sonrasında bir stadyumda Doyle'yi bekleyen Flynn, Andy ve Tammy'i görecek, onlara yardım etmek için helikopterine alacak ve Andy'nin virüsü taşıması sebebiyle artık virüs, Britanya'dan çıkıp Avrupa'yı etkisi altına almaya başlayacaktır. Böylelikle film son bulur.
'' 28 Gün Sonra '' isimli filmin devamı olan filmde oldukça fazla kan, gerilim ve aksiyon görüntüleri vardır. Zombi ve virüs salgını filmleri sevenler için önerilebilecek gerilim, korku ve bilim kurgu filmidir.
13 Hayalet - 13 Ghosts
Oyuncular; Shannon Elizabeth, Tony Shalhoub, F. Murray Abraham
Yönetmen; Steve Beck
Tür; Gizem, Gerilim, Korku
Konusu; Film, özel olarak tasarlanmış bir evin içinde hapsedilmiş 12 hayaletin serbest kalması ile bu eve yeni gelen bir ailenin bu hayaletlerle yaşadıkları korku ve gerilim dolu anları konu almaktadır.
Özeti; Cyrus Kritikos isminde bir araştırmacı, birbirinden farklı özelliklere sahip 13 tane hayaleti bir araya getirip, bunları icat ettiği makine sayesinde kullanarak geçmişi ve geleceği öğrenebilmesine sebep olan Cehennemin Gözü isminde bir araca sahip olacaktır. Bu 12 hayaleti teker teker yakalamış ve kendi özel olarak tasarladığı, her yeri kapatma büyüleriyle dolu evinde, yakaladıkları bu hayaletleri kullanacağı güne kadar özel kafeslerinde hapsetmiştir. 13. Hayalete ulaşabilmesi için Cyrus, bir oyun oynayacaktır ve çevresindeki herkes O'nun öldüğünü sanacaktır.
Cyrus'un ölümünden sonra bu tasarladığı hayaletli ev, kendisinin tek varisi olan Arthur ve ailesine kalacaktır. Ruhunu kullanmak istediği 13. hayalet ise Arthur'dur.
Arthur, iki çocuğu ve bir bakıcıları ile birlikte küçük bir evde yaşamaktadır ve bir gün kapılarına amcası olan Cyrus'un ölüm haberini veren ve onlara miras olarak bir evin kaldığını söyleyen avukat gelecektir. Ardından çok sevinen aile, kısa bir zaman önce bir yangında annelerini kaybetmişlerdir ve evsiz kalmışlardır, bu yüzden yeni eve ihtiyaç duymaktadırlar. Bu haber üzerine avukat ile birlikte herkesten uzak bu eve gideceklerdir. Eve girerken dışarıda içeri girmek isteyen ve elektrikçi numarası yapan Cyrus'un medyumunu göreceklerdir.
Medyum Dennis, Cyrus hayaletleri yakalarken O'na yardım etmiştir ve ölmeden önce parasını alamadığı için, Cyrus'tan parasını almaya gelmiştir. Sonrasında hep birlikte evin içine girecekler ve aile hayranlıkla evi gezmeye başlayacaktır. Evin içi ve bütün duvarlar kırılmaz camlardan yapılmıştır ve camların üzerinde latince hayaletleri kapatma büyüsü vardır. Hayaletler bu yüzden bu camlardan geçememektedirler.
Ama ev genel olarak sadece Cyrus'un Cehennemin Gözü isimli aracı elde etmek için hazırladığı bir makinedir. İçeride dev çarklar ve özel sistemler vardır.
Bu sırada evin içinde para arayan Dennis, bodrum kata inecek ve özel gözlükler sayesinde görülebilen hayaletlerin hepsinin kapalı odalarında hapsedildiğini görecektir. Bunun üzerine panik ile yukarı çıkıp aileyi uyaracak ancak diğer tarafta avukat kendisi için bırakılmış parayı alınca, altındaki tuş devreye girecek ve evin dışarıya bütün çıkışları kapatılacaktır. Sonrasında dışarı çıkan hayaletlerden biri avukatın ölümüne neden olacak ve bu zamandan sonra artık evin içindeki sistem çalışacak ve hayaletlerin odalarının kapılarını teker teker açmaya başlayacaktır.
Hepsi çok tehlikeli ve vahşi olan hayaletlerin sadece bir tanesi farklıdır, O'da Arthur'un yangında ölen eşidir. Dizilime göre böyle bir hayalette gereklidir ve 13. olarak Arthur ölmelidir. İlk doğan oğul, Truncns, Asılan Kadın, Kaybolan Aşık, Yaralı Prens, Kızgın Prenses, Acı Kadını, Harika Çocuk ve Korkunç Anne, Çekiç, Cehennemin Kışı: Çakal, Cehennem Kamyonu isimli bu hayaletleri ev, teker teker odadan çıkarmaya ve çıkan hayaletler aile üyelerine saldırmaya başlayacaktır. Gerilim ve korku dolu anlar yaşandıktan sonra Dennis ölecek ve bu sırada kendilerine dışarıdan yardım etmek için geldiğini söyleyen Kalina, herkese gerçeği anlatacak ama Kalina'nın maksadı Arthur'u 12 hayaletin ortasına alabilmektir ve Cyrus ile ortak çalışmaktadır. Bunun için ölmeyen Cyrus ortaya çıkıp, Arthur'un çocuklarını kaçırıp, 12 hayaletin yan yana ve daire şeklinde dizildiği makinenin parçasının ortasına koyacaktır.
Cyrus, evin içinde ortaya çıkıp sistemi hazırlayacak ve büyü ile kontrol ettiği hayaletleri
daire şeklinde bu alana dizecektir. Sonrasında Arthur, dairenin ortasında iki çocuğunu görecek, onları kurtarmak isterken ölmemiş olan Cyrus'u fark edecek ve O'nunla kavga ederken diğer tarafta bakıcıları makinenin çalışmasını bozacak ve büyüden kurtulup serbest kalan hayaletler Cyrus'u öldüreceklerdir. Bu sırada bozulan makine patlamaya başlayacak ve hayaletler özgür kalıp evden ayrılacaklardır. Arthur, çocukları ve bakıcıları kurtulacaklar ve böylelikle film son bulacaktır.
Birbirinden ürkütücü görüntüleri olan 11 hayaleti izleyeceğiniz, izleyicisine gerilim dolu anlar yaşatan gizem, gerilim ve korku filmidir.
Karayip Korsanları 4: Gizemli Denizlerde - Pirates of the Caribbean: On Stranger Tides
Oyuncular; Johnny Depp, Penélope Cruz, Geoffrey Rush
Yönetmen; Rob Marshall
Tür; Aksiyon, Komedi, Fantastik, Macera
Konusu; Bu bölümde Jack Sparrow ve bir çok korsan gençlik pınarını arayacaklar ve bu pınara ulaşmak için birbirleri ile kıyasıya mücadele edeceklerdir.
Özeti; Film, Jack Sparrow'un arkadaşı olan Gibbs'i tutsaklıktan kurtarmaya çalışması ile başlamaktadır. Sonrasında kaçma planı yapan Jack, Gibbs ile birlikte İngiliz askerlerine yakalanacaklar ve kendisi ile görüşen İngiltere kralının gençlik pınarını bulması isteğini reddedip, kaçmayı başaracaktır. Bu sırada Jack, Kara İnci'yi kaybetmiş ve artık İngiliz krallığı için çalışan kaptan Barbossa ile de karşılaşmıştır ve peşinde birde bu yüzden Barbossa vardır.
Barbossa, gençlik pınarına gidebilmek için Jack'e ihtiyaç duymaktadır ancak bu sırada Gibbs'de olan gençlik pınarı haritasını öğrenecek ve öldürmek üzere oldukları Gibbs, haritayı yakarak bütün bilgilerin kendi zihninde olduğunu söyleyerek yaşamını garanti altına alacaktır ve İngiliz donanmasına gençlik pınarına gitmeleri için rehberlik yapacaktır.
Diğer tarafta halk arasında kaptan Jack Sparrow'un gemisine mürettebat topladığı haberleri yayılmaktadır ama gerçek Jack, böyle bir şey yapmamıştır. Sahte bir Jack Sparrow, O'nun ismini kullanarak mürettebat toplamaktadır. Jack, sonunda bu sahte kişiliği bulacak,
takma sakal ve bıyıklarını çıkarınca O'nun eski sevgilisi Angelica olduğunu anlayacaktır.
Angelica, Jack'i bulmak için böyle bir oyun yapmıştır ve O'da babası Karasakal ile birlikte gençlik pınarına gitmek istemektedir. Bunun için Jack'e ihtiyaç duymaktadırlar ve Jack'i bayıltarak Karasakal'ın Kraliçe Anne isimli büyülü gemisine götürmüşlerdir. Yolculuğa bu gemi ile devam edecek olan Jack, içerideki bazı gemi tayfalarının aklına girerek isyan çıkarmaya çalışacak ama geminin kaptanı olan Karasakal, kılıcı ile gemideki halatları yönetip isyan çıkaran herkesi etkisiz hale getirecektir. Bu olay sonrasında rehberlik etmek zorunda kalan Jack, geminin içinde bir dolapta saklanmış ve mini boyda bir kavanozun içinde olan gemisi Kara İnci'yi görecektir.
Karasaka,l kendisindeki sihirli güçlerle bir çok gemiyi bu şekilde tutsak almıştır ve içlerinde Kara İnci'de vardır. Kara İnci'yi Barbossa'nın elinden aldığı ve alırken de Barbossa'nın bir bacağını kaybetmesine neden olduğu için Barbossa, aynı zamanda Karasakal'dan intikam almak istemektedir.
Diğer bir tarafta ise İspanyol donanmaları da gençlik pınarını aramaktadırlar ve bu şekilde üç ayrı gemi donanması ve tayfası, gençlik pınarına doğru yola koyulmuşlardır. Yol üzerinde aşılması gereken bazı zorluklar vardır. Gençlik pınarından ise içilen suya eklenen deniz kızı gözyaşı sonrasında başkasının hayatını alabilmektedirler ve bu şekilde çok uzun yaşama şansları elde etmektedirler. Öncelikle bulmaları gereken 3 şey vardır. Birincisi gümüş kadehler, ikincisi deniz kızı göz yaşı ve son olarak gençlik pınarıdır.
Bunları bularak kadehlere pınarın suyundan ekleyecekler ve kadehlerin birine deniz kızı göz yaşını da koyduklarında, gözyaşının olmadığı kadehteki suyu içen kişinin yaşamı diğerine geçecektir ve bu sırada diğer kadehi içen kişi yok olacaktır. Öncelikle bir deniz kızı bulmaya gideceklerdir ve zorlu mücadeleler sonrasında birbirinden güzel olan deniz kızlarından birini yakalayacaklar ve sonrasında kadehleri bulmaya gideceklerdir. Ama İspanyollar onlardan önce davranmışlardır ve İspanyollardan kadehleri çalan Barbossa ve Jack, sonrasında ayrılacaklar, Jack, Karasakal'ın tayfası ile yola devam edecek ve Barbossa'nın intikam almasına destek veren Jack'in peşinden gizlice Barbossa'da İngiliz donanması ordusu ile gidecektir.
Bir mağara içinde tavandan akan suyun içine çekilen Jack ve Karasakal'ın tayfası, içerideki gençlik pınarını bulacaklar, öncesinde bir çok uğraş vererek elde ettikleri deniz kızı göz yaşını ve kadehleri de kullanıp, amaçlarını uygulamak üzereler iken Barbossa ve ordusu gelecek, Karasakal ve tayfası ile kıyasıya bir mücadele içine gireceklerdir.
Ancak bu sırada İspanyol orduları da bu alana gelecek ve Barbossa, bu fırsattan istifade Karasakal'a kılıcını saplayacaktır. Sonrasında zehirli olan babasına dokunan Angelica'da yaralanacak, baba ve kız ikisi de ölmek üzere iken, İspanyollar gençlik pınarını yıkacaklar ve kadehleri kırıp suya atacaklardır.
Onların yardımına tutsaklıktan kurtulan deniz kızı yetişecek ve kadehleri alıp Jack'e verecek, Jack, akan son bir kaç damlayı gençlik pınarından alıp, kadehlerin birine deniz kızı göz yaşını koyacak ve Angelica ile Karasakal'a götürecektir. Jack, Angelica'nın yaşamasını, babasının kendini feda etmesini isteyecek ancak Karasakal, kızının ölmesini isteyecektir ve göz yaşı damlasının olduğu kadehi içecektir. Angelica ise babasının yaşamasını istediği için diğer kadehi içecek ama kadehler karıştığı için Karasakal ölecek, Angelica yaşayacaktır. Bu olaylar üzerine Barbossa, Karasakal'ın kılıcını ve büyülü gemisi Kraliçe Anne'yi alacak ve tayfası artık O'nu kaptan olarak sayacaklardır. Jack ise Angelica'yı okyanusun ortasında bir adada bıraktıktan sonra, Gibbs'in Kraliçe Anne gemisinden çaldığı kavanozun içindeki Kara İnci ve diğer gemileri de alarak, Gibbs ile birlikte kendi yollarına devam edeceklerdir. Böylelikle film son bulur.
Önceki bölümlerine göre daha az fantastik karakterlerin bulunduğu, her zaman ki gibi eğlenceli ve komik Jack Sparrow görüntülerini izleyeceğiniz, serinin dördüncüsü olan film, aksiyon, komedi ve fantastik macera filmidir.
Parçalanmış - Split
Oyuncular; James McAvoy, Anya Taylor-Joy, Betty Buckley
Yönetmen; M. Night Shyamalan
Tür; Suç, Gizem, Psikolojik Gerilim
Konusu; Film, '' Çoklu Kişilik Bozukluğu '' rahatsızlığı olan ve bu yüzden 23 ayrı alter egosu bulunan Kevin isminde bir insanın, son olarak ortaya çıkardığı Canavar isimli kişiliği ile insanlara zarar vermeye başlaması sonrasında gelişen olayları konu almaktadır.
Özeti; Kevin, çocukken annesinin kötü muamelesine maruz kalmış ve bu yüzden olumsuzluklar ve acılar içinde bir çocukluk geçirmiş, hayvanat bahçesinde çalışan ve belirli zamanlarda psikolog ile görüşen, 23 ayrı kişiliği olan ve bunları ayrı ayrı zamanlarda yaşatan rahatsız bir insandır. 23 kişiliğin dışında Canavar olarak adlandırdığı bir kişilik daha vardır ve bu kişilik oldukça güçlü, vahşi ve kendi tabiri ile acı çekmemiş insanları, yani saf olmayan insanları yemek ihtiyacı duyan bir kişiliktir.
İçindeki canavar kişiliğin yönlendirmesi ile bir gün 3 tane genç kızı kaçıracaktır ve hayvanat bahçesinin altındaki kullanılmayan bir alanda bu kızları hapis edecektir. Casey, Claire ve Marcia isimli bu kızları, önce hepsinin bir arada bulunacağı bir odaya kapatacak, sonrasında kızların kaçma girişimleri söz konusu oldukça onları ayrı ayrı odalara alacaktır.
Farklı farklı kişiliklerle kızlarla iletişim kuran Kevin, kişiliklerinin birinde 9 yaşında bir çocuktur, diğerinde otoriter bir kadın, diğer bir tanesinde modacı, başka birinde şeker hastası v.b. 23 ayrı kişiliği kendi içinde yaşatmaktadır. Ortaya çıkan kişilikleri ise ışığa çıkmaları şeklinde tanımlamaktadır. Kevin ile seanslar yaparak hem O'nu tanımaya hemde yardımcı olmaya çalışan doktor Karen, Kevin'ın diğer kişiliklerinden yardım etmesi ile ilgili mailler almaya başlayacaktır. İçindeki kişiliklerin çatışmasının bir sonucu olarak, kimileri kızları kaçırmasını doğru bulmamakta, kimileri ise bu kaçırılma olayını desteklemektedir.
Doğru bulmayanlar ışığa çıkma fırsatı bulduklarında dr. Karen'e mailler yazmıştır ve bu durumdan şüphe duyan doktor, Kevin'ı ziyaret etmiş ve kızları hapis ettiği yere girmiştir. Burada kendisi ile konuşurken, içeride garipliklerin olduğunu fark eden doktor, odaları kontrol edince tutsak edilmiş kızlar olduğunu görecek ve doktorun kızları gördüğünü anlayan Kevin, O'nu bayıltarak başka bir odaya götürecektir.
Sonrasında dışarı çıkan Kevin, dışarıda canavarın ışığa çıkmasına neden olacaktır. Dışarı çıkan Canavar isimli kişilik, çok hızlı, çok güçlü, duvarlara tırmanıp ters bir şekilde tavanda yürüyebilen ve vahşi bir şekilde hareket eden bir kişiliktir.
Canavar ortaya çıktıktan sonra kızların ve doktorun hapis edildiği yere gelip, önce doktoru sıkarak öldürecek, sonra kaçmaya çalışan Claire ve Marcia'yı canlı canlı yiyerek öldürecektir.
Bu sırada Casey başka bir odada kurtulmaya çalışırken doktorun kağıda yazdığı yazıyı görecek ve Canavarın ışıktan gitmesi, orijinal Kevin'ın geri gelmesi için isminin söylenmesi gerektiğini öğrenecektir. Bu kağıtta Kevin'in orijinal ismini gören Casey, Canavar kendisine saldırmak üzere iken ismini söyleyecek ve orijinal Kevin ışığa çıkacaktır. Kevin ışığa çıkınca, olan olayları kendisinin yapmadığını söyleyecektir ve pompalı tüfek ile mermilerin yerini söyleyip, kendisini biran önce öldürmesini isteyip ışıktan ayrılacaktır. Bu sırada Kevin'ın diğer kişilikleri devreye girecek, Casey artık bu duruma katlanamayıp silahı alarak mermilerin olduğu yere gidecek, ardından yeniden ışığa çıkan Canavar, Casey'i kovalayacak ve mahzende bir kafese kendini kapatan Casey, yanına Canavar geldiğinde O'nun bedenine isabet edecek şekilde ateş etmiş olmasına rağmen öldüremeyecek, bunun üzerine Canavar kafesin demirlerini ayırıp içeri girecekken, Casey'in çocukluğundan bu yana amcası tarafından taciz edilirken vücudunda kalmış olan kesik izlerini görecek ve O'nun da acı çektiğini anlayıp, saf olduğunu düşünüp, öldürmekten vazgeçecek ve gidecektir.
Sonrasında geriye yaşayan olarak bir tek Casey kalacak ve hayvanat bahçesi yetkilileri tarafından kurtarılacaktır. Bu olay haberlere çıkacak, ve serinin bundan önceki filminde olan ölümsüz karakteri ile David, bu haberleri izleyecek ve filmde böylelikle son bulacaktır.
Komik, eğlenceli, dramatik, korkunç, sanatçı, hasta ve bunun gibi bir çok kişiliği bir bedende izleyeceğiniz, James McAvoy'un bu tek kişilik sergilemiş olduğu başarılı oyunculuk gösterisine tanık olacağınız, serinin ikincisi olan film, suç, gizem ve psikolojik gerilim filmidir.