Bir Anekdot: Aidiyetlik Özgür İradenin Çok Daha Yaşatılması İle İlgili Olan, Sevgisel Bağlılıkları Tanımlayan Bir Aitlik Durumudur...
Aidiyet, kendini bir yere ait hissetmekten kaynaklanan bağlı olma halini tanımlayan bir kavramdır. Bu his sayesinde kendisini ait hissettiği yere karşı ileri derecede bir güven, inanç, bağlılık sağlanır ve bu hissin oluştuğu alanlar her zaman O'nun en çok rahat olduğu yerler olur. Aidiyet hissedilen alanlarda ve bunun kabul edildiği yerler genellikle varlıkların aile olarak tanımladığı, yuva olarak tanımladığı, kendilerini bilgiler açısından uygun gördükleri yerler olarak sayılır ve bir varlığın en çok aidiyet hissettiği alan, kendi varlıksal alanlarıdır. Kendi varlığının özellikleri, enerjileri, kendi bilgileri, duyuları ve bunların bütünlüğünden oluşan alan, varlığın kendi alanı anlamına gelir ve asıl aidiyetlik kavramı burada anlamlaşır. Varlık kendisini bu şekilde bir aidiyet hissi ve kavramı ile kendi özelliklerine ait hissetmedikçe ve bunun için çabalamadıkça faydalı sonuçlar elde edemez.
Ancak dünya yaşamında da varlıkların aile gibi, akraba gibi ve kendilerinin bileceği şekilde kendilerini ait hissettikleri alanlar, bölgeler, topluluklar bulunur ancak bu aitlik konusu özgür iradelerini teslim edecek şekilde değil, ait olmasıyla o alana karşı bir sorumluluk hissetmesi, bir bağ hissetmesi şeklindeki tanımla anlatılmak istenen açıklanabilir.