Belgesel: Dersimiz: Atatürk - Atatürk'ün Hayatının, Zaferlerinin ve Başarılarılarının Anlatıldığı Belgesel Filmi... / Konusu, Özeti, Afişler

Dersimiz: Atatürk

Oyuncular; Çetin Tekindor, Halit Ergenç, Batuhan Karacakaya
Yönetmen; Hamdi Alkan
Tür;  Tarih, Savaş, Dönem, Dram, Biyografi, Belgesel

Konusu; Atatürk gibi büyük bir insanın hayatını bir iki saate sığdırmak imkansız, bu nedenle Atatürk'ün hayatını, kazandığı zaferleri, başardığı işlerinin ana çizgileri ile anlatıldığı bu film, belgesel tadında biyografik türk filmidir.

Özeti; Öğretmenleri, bir öğrenci grubundan '' 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı '' için okulda Atatürk hakkında bir sunum hazırlamalarını isteyecektir ve öğrencilerin arasındaki Mert'in dedesi olan tarihçi ve Atatürk konusunda araştırmacı yazar çocuklara Atatürk'ü anlatmaya başlayacaktır.  Atatürk 1881'de Selanik'te orta halli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babasını küçük yaşta kaybetmiş, Mustafa'yı annesi Zübeyde hanım büyütmüştür. Zübeyde hanım dindar altın yürekli bir türk annesi idi, oğlunu Mustafam diye çağırırdı.

Mustafa, doğduğu sırada batı dünyası çok gelişmişti, bu gelişime ayak uyduramayan Osmanlı Devleti ise bir çok alanda çok geri kalmıştı. Fatih'in, Kanuni'nin görkemli imparatorluğu duraklamış, gerilemiş, hasta adam diye anılır olmuştu.

Bu dönemde devlette, halkta yoksuldu. Büyük çoğunluk okuma yazma bilmiyor, toplum hayatında kadının yeri yok, eğitim yetersiz, sağlık bozuk, sanayi sıfıra yakın, kapitülasyonlar can yakıyor, bu acı durum yurt severleri çok üzüyordu, ama bir çare bulamıyorlardı. Küçük Mustafa, bu ortam içinde büyüyor. Temiz, titiz, dikkatli, gururlu, çalışkan bir çocuk. Subayları görerek asker olmak istiyor. Selanik'de ki askeri orta okula giriyor. Matematik dersinde üstün başarı gösteriyor. Matematik öğretmeninin adı da Mustafa, ve öğretmeni ikisininde adı Mustafa olduğu için O'nun adına Kemal ismini ekliyor ve sonrasında Mustafa Kemal olarak anılmaya başlıyor. 

Mustafa Kemal, ortaokuldan sonra Manastır ilinde bulunan askeri liseye gidiyor. Tarihe, fransızcaya ve okumaya özel önem veriyor. Atatürk, kitapları dikkatle dura dura okuyor, işaretliyor, notlar alıyor, ders çalışır gibi. Atatürk, şu ana kadar 4000'e yakın kitap okumuştur. Ve bu sıralarda dans dersleri almıştır. 18 yaşında liseyi bitirmiş ve sonra İstanbul'da ki Harp Okuluna girmiş, sonrasında da Harp Akademisine geçmiştir.

1905 yılında akademiden kurmay yüzbaşı olarak mezun oldu. Askerlik hayatı başlamıştır, zekası ve bilgisi ile orduda dikkati çekmiştir. İtalyanların Libya'yı işgal etmesi üzerine savaşmak için oraya gitmiştir. Libya savaşı biterken balkan savaşı patlak vermiş ve Atatürk İstanbul'a dönmüştür.

Devlette orduda yetersiz ve hazırlıksızdı. Kısa zamanda yenildik. Rumeli bütünü ile elden çıktı. Oralardaki türkler ana vatana göç etmeye başladılar. Zübeyde hanımda Selanik'ten kaçarak kızı ile birlikte İstanbul'a geldi. Atatürk onları İstanbul'da Beşiktaş'da bir eve yerleştirdi.

Bu sırada 1. Dünya savaşı başladı, Avrupa kan gölüne döndü. Türkiye'de Almanya'nın yanında İngiltere, Fransa ve Rusya'ya karşı bu büyük savaşa katıldı. İngiliz ve Fransız donanmaları Çanakkale boğazının karşısına toplandılar, hücum edecekleri anlaşılıyordu. Düşman gemileri Çanakkale boğazından geçer de İstanbul'a gelirse Osmanlı Devleti çöker, Türkiye tarihe karışırdı. Ama bir şey oldu, Atatürk cephede bir görev istedi. O zamanlar rütbesi Yarbay'dı, 19. Tümen komutanlığına atandı, tümeni Çanakkale'de görevlendirildi. Düşman önce boğazı donanma ile denizden geçmeye yeltendi. Türkler bu sırada İngilizlerin 3 gemisini batırdı ve İngilizler geri çekilmeye karar verdiler. Boğazdan geçemeyen düşman donanmaları karadan Kocatepe'ye çıkmaya karar verdiler ve Arıburnu savaşı bu alanda yapılacaktır. Bu her yeri gören tepeyi ele geçiren, boğazı sonrada İstanbul'u ele geçirirdi. Denizden karaya çıkan binlerce düşman askerini Mustafa Kemal önderliğindeki tümen eze eze geri göndermişlerdir.

O gün Atatürk'ün Arıburnu kahramanı olarak tarih sahnesine çıktığı büyük gündür. Mustafa Kemal, bu zaferin üzerine üç büyük zafer daha kazanır ve son zafer ile Çanakkale Savaşı sonlanır.

Bu Türk milletine büyük bir öz güven vermiştir ve milli mücadele bu öz güvenin eseridir. Çanakkale zaferi bizim için çok büyük bir anlam taşır. 18 Mart günü deniz ve kara zaferlerini birlikte kutluyoruz.

Mustafa Kemal, kazandığı zaferler nedeni ile madalyalar ile yüceltildi. Önce Albaylığa sonrada Paşalığa yükseltildi ve Mustafa Kemal Paşa oldu. Atatürk, herkesin bildiği ve tanıdığı bir kahramandı artık, adı bir efsane gibi dilden dile yayıldı, doğuda ve Suriye cephesinde büyük ordulara komuta etti ve ünü daha da arttı. Her fırsatta okuyor, ülkesinin sorunlarını düşünüyor ve arkadaşları ile görüşüyordu. Savaş uzayıp gitmekteydi, dört yıl sonra zaten yoksul olan devletin gücü tükendi. 

Hükumet 1918'de yenilgiyi kabul etti. Türkiye galiplere teslim oldu. Çanakkale boğazından geçen 55 savaş gemisi 13 Kasım günü İstanbul boğazına girdi. Mustafa Kemal Paşa'da o gün cepheden İstanbul'a dönmüştü, düşman zırhlılarını gören yaveri hüzünle Mustafa Kemal Paşa'ya baktı. Mustafa Kemal Paşa yaverine dedi ki; ''Geldikleri gibi giderler ''..... ( Atatürk'ün ölümüne kadar geçen zaman ile film devam etmektedir. )

Kongreler, TBMM'nin kuruluşu, Sakarya Muharebesi, Kurtuluş Savaşı, anlaşmalar, devrimler ve Mustafa Kemal Atatürk'ün doğumundan, Cumhuriyeti ilan etmesinden ölümüne kadar giden yolda yaşadığı ve Türk Milletine yaşattığı bir çok olayların sahnelendiği, Atatürk'e ait felsefi ve anlamlı sözlerinde bulunduğu film, belgesel tadında, gerçek görüntü ve resimlerin olduğu, yer yer bazı sanatçılarında katkısıyla hazırlanmış tarihi, savaş, dönem, dram ve biyografik türk belgesel filmidir.