Cesaret Nedir? Korku Nedir? Korkuların Üstesinden Nasıl Gelinir? Cesaret ve Korkunun Felsefi Tanımı
Cesaret, korkaklığın, korkuya sebep olan konuların bilgi ve zeka ile yok edilmesi durumudur. Tehlikeli ve korkutucu gelen sorunları görüp, onu bilgi ile, akıl ve mantık süzgecinden geçmiş yöntemlerle halledebilme yeteneğidir. Korkulan bütün olayların arkasında bilgisizlik söz konusudur. Bilginin olduğu yerde korku olmaz ve haliyle cesaret yaşanır. Cesaret, bir güç gösterisinin söz konusu olduğu sırada kendini ortaya atarak umarsızca herkese gücünü ispatlamak ve onları mağlup etmeye çalışmak demek değildir. Cesaret, kendisindeki bilgi ile aklını ve mantığını kullanarak, O'na korkutucu ve tehlikeli gelmeye çalışan olayların üstesinden en asgari zararla ve çaba ile çıkabilme yeteneğidir ve buda bir zeka işidir. Zeka ile doğru orantıda çalışır ve gereken zamanlarda kaçmak eylemi de cesaretin bir sonucu olarak yaşanabilir. Göz göre göre, zarar göreceğini bile bile neden kendisini tehlikeye atsın ki? şeklindeki açıklama gibi, korkutucu ve tehlikeli olan konuyla ilgili duruma göre, ana göre, olaya göre, olayın önemine göre nasıl davranılması gerektiğini bilebilme durumudur cesaret.
Burada önemli olan tehlikeli, korkutucu sorunları çözebilmektir ve bu şekilde sorunlarla yılmadan bilgiyi kullanarak baş etme yeteneği cesareti tanımlamaktadır. Bir olayla ilgili bilgisizlik yüzünden yüksek ve olumsuz heyecanların yaşandığı, olumsuzluk içeren duygular ve düşünceler bütünüdür korkular. İşte korkuya sebep olan şeylerin içini boşaltacak olan bilgiler edinildiği zaman, cesurca davranışlar, hayatlar ortaya çıkar. Her korkuyu yok edecek olan ve cesaret veren, aydınlatıcı bilgiler vardır ve kendilerinde korkuları yaşatan insanlar, varlıklar bu bilgilere ulaşarak sorunlarını çözebilirler, korkularını yenebilirler. Ve cesaret, iyiliği örnek almış yönelmeleri ve bu güzel özelliği ve anlamı ile sevgiyi tamamlayan erdemlerden bir diğeri olur. Cesur insanlar, varlıklar çevrelerine güç ve güven verirler, sevgiyi örnek alarak yaşayan cesur insanlar, bir çok insani erdemin uygulayıcısı olarak yaşarlar.