2 Temmuz 2022 Cumartesi
Bir Anekdot: Gördüğüm, Duyduğum, Hissettiğim Şeylerin Tek Gerçek Olduğuna İnanmak Gibi Yetersiz Bir Görüşü Kullanmak...
Bir Anekdot: Gördüğüm, Duyduğum, Hissettiğim Şeylerin Tek Gerçek Olduğuna İnanmak Gibi Yetersiz Bir Görüşü Kullanmak...
Duyular gerçek olarak tanımladığı şeyleri bilgiler yoluyla varlığa aktarır ve varlıkta bu gerçekliği tanımlar ve yaşar. Gerçeklik tamamen varlığın bilgi ve tecrübelerinin bir sonucu olarak kabul ettiği yaşamsal bilgiler ve anlamlar bütünlüğünün tanımlanması yoluyla ortaya çıkarılan hakikatlerdir. Görebildiğin, duyabildiğin, farkındalık şeklinde var olabildiğin alanların, yaşamların gerçek olduğunu sanarak yaşamak, gerçekliği duyuların algıladığı şekilde tanımlamak zorunluluğunu ortaya çıkarır, oysaki gerçeklik, varlığın kendisinin kabul ettiği, bilgiler ve oluşumlar olarak açıklamasını yapabileceği şekilde bir tanımlama ile açıklanmalıdır. Bu şekilde varlıkların sadece duyuları ile elde ettiği bilgilerin sınırlandırmaları olmadan tanımlanan bilgiler ve anlamlar bütünlüğünü ifade eden alanlarla ilgili bir kavram olmalıdır.
Mesela, birine sorsak O'nun gerçeklik bilgisinin ne olduğunu, O'nun için gerçeklik sadece duyuları ile algıladığı ve fark edebildiği, bilgisine duyuları yoluyla ulaşabildiği şeylerin bütünlüğünden oluşan hakikatler, anlayışlar, tanımlamalardır diyebiliriz, bu tanıma göre de Dünya hayatı benim gerçekliğim diyebilir.
Ama başka biri için gerçeklik, sadece duyuları ile elde ettiği bilgilerin sonuçlarından yola çıkarak tanımlanmaz, duyuların dışında felsefi doğrular ve mantıklı ve ispatlanmış bilgilerle, sebepler ve sonuçlar gözlenerek üzerinde derinlemesine yapılan çalışmaların sonuçları ile, ve bu sonuçlar ve bilgiler sonrasındaki gözlemleri kendisinde bir gerçeklik tanımı ortaya çıkarır ve bu, duyularının normalde algıladığının çok çok başka şekilde tanımladığı bir gerçeklik olabilir, çok mümkün. Bir bedende hapis olduğu mesela, gitmesi gereken bir yer olduğu, bu Dünya'nın geçiciliği, ölümden sonrası ile ilgili tanımlayabildiği hakikatleri O'nun gerçeklik olarak neyi anladığını ve algıladığını ortaya çıkarabilir. O'na göre kendisi ruhsal bir enerjidir ve bu şekilde bir gerçekliğin bilgisini yaşamaktadır, diğerine göre O sadece insandır, O'da bu şekilde bir gerçeklik bilgisini yaşamaktadır. Başka birine göre Dünya bir simülasyon, bir diğerine göre ise bir yanılgı...Dolayısı ile aslında gerçeklik bilgisi, varlıkların kendilerinin karar vereceği şekilde düzenlenmektedir ancak bu sadece duyulardan elde edilen bilgiler yoluyla olmamalıdır. Gördüğüm, duyduğum, hissettiğim şeylerin tek gerçek olduğuna inanmak gibi yetersiz bir görüşü kullanmak, donanımlı zihinlerin onaylayamayacağı bir tanımlama şekli olur.
Bir Anekdot: Dünya Yaşamında Varlıkların Kendisini Adaması Gereken En Önemli Konu...
Bir Anekdot: Dünya Yaşamında Varlıkların Kendisini Adaması Gereken En Önemli Konu...
Yani dünya gibi bu kadar sorunlu bir yaşam alanındaki varlıkların kendilerini adaması gereken aslında en mühim konu, buraya nasıl ve neden geldim ve buradan biran önce nasıl çıkabilirim olmalıdır. Bütün sorun aslında böyle bir düzeni olan sistemsel yaşam alanı dünyasıdır, bu bedenler, ıstırap kavramları, ihtiyaçlar, dünya yaşamı gereksinimleri, her şeyin başlıca sebebidir.
Çok basit, sıradan, engel ve sınırlar dolu bir yaşamdır dünya yaşamı.
Üzerinde yaşanan hayatın içeriği sonrasında gelmektedir.
Sevgi Yasakları: Zarar Vermek Nedir?, Zarar Vermenin Zararları, Zarar Vermenin Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Zarar Vermek Nedir?, Zararcılık Nedir?, Zarar Vermenin Zararları, Zarar Vermenin Felsefi Tanımı
Zarar vermek, ilgili alanların yapılarında, özelliklerinde, durumlarında ve yaşamlarında sorunların ve problemlerin ortaya çıkmasını sağlamakla ilgili olan etkilere ve davranış ve uygulamalara verilen isimlerdir. Bir alanın kendi yapısında olumsuzlukların meydana gelmesini sağlamak o alana zarar vermek anlamına gelir ve bizlere göre özellikle zarar verici özellikte belirtilmiş olan yasak bilgilerince davranmak, örnekle, zarar vermek anlamına da gelmektedir. Çok yönlü olarak anlaşılması özellikleri ile bir alanın kendi yaşamsal ve durumsal ve yapısal özelliklerinde sorunların ve bozulmaların meydana gelmesini sağlamak şeklindeki genel tanımla sevginin yapısına tamamen ters olan zararcılık, zarar vermek olumsuz eylemleri oldukça gereksiz, anlamsız ve yaşamsal alanları ve durumları olumsuz etkileyen özellikleri ile yasaklanmıştır. Zarar verici olmak yerine faydalı olmak şeklinde davranışlarımızı ve yaşamlarımızı düzenlemeliyiz.
Sevgi Yasakları: Üzülmek Nedir?, Üzücü Olmanın, Üzmenin Zararları, Üzülmenin Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Üzülmek Nedir?, Üzücü Olmanın, Üzmenin Zararları, Üzülmenin Felsefi Tanımı
Üzülmek, bir varlığın sorunlarının olması ve bunu duyguları ile yaşaması anlamına gelir. Zamanının sorunlu geçmesi tanımı da yapılabilir. Duygularının da içine karıştığı bu sorun hali bitene kadar varlık üzüntüden kurtulamaz. Bu durumun bir uyarı, alarm olacağını unutmadan ancak buna sebep olan şeyler, üzücü şeyler yapmak, üzüntü oluşturacağını bilerek bunları yapmaya çalışmak, üzüleceğini bilerek o şeyde ısrar etmek, üzmek, üzücü olmak kesinlikle yasaktır. Üzülenlere destek olmamıza neden olan alarm durumundan faydalanıp, kesinlikle başkalarını üzücü şekilde davranışlar sergilememeliyiz.
Üzüntüler meydana geldiğinde bir sorun olduğunu anlamakla ilgili olarak gereken yardım ve destek çalışmalarını yapmalıyız ve kimleri ve neler üzüyorsa bunları kesinlikle yapmaktan uzak durmalıyız, yaşamda bütün alanların her zaman mutlu olmasını sağlamakla ilgili bir durum içerisinde olarak elimizden geldiğince üzüntülere neden olmadan yaşamalıyız, ancak kendinin üzülmesi söz konusu olacak şekilde başkasının üzülmemesi şeklindeki davranışlarda göreceli olarak ayarında yapılmalıdır, annelerin çocukları için böyle fedakarlıklarda bulunması zor durumlarda normal olabilirken ve bu durumun uyarıcılığı çocuğu ile ilgili bir sorunu ortaya çıkarırken ve bununda aslında mümkün olduğunca olmaması gerekirken, ilgili bütün alanların mümkün olduğunca üzülmeden sorunlarının ve olaylarının halledilmesi, mutluluk yoluyla çözülmesi şeklinde yapılanmalarıyla ilgili olmalıyız. O üzülecek diye senin üzülmen doğru değildir, onun neden üzüldüğünü, senin neden üzüleceğini ortaya çıkararak, bir açıklama ve bilgilenme hali ile iki alanında mutluluklarını sağlamakla ilgili olmalıyız. Üzülmek uyarı olan özellikleri ile algılanarak, hiç bir alanı üzmekle ilgili olmayarak sevgiye uyumlu olarak davranmış oluruz. Yaşamda üzüntüler değil, mutluluklar getirenlere ihtiyaç vardır ve bu şekilde bir durumu yaşatmak sevgi ile ilgili olmaktır.Sevgi Yasakları: Tesir Nedir?, Tesirlerin Zararları, Obsedör Tesirler Nasıl Olur?, Tesirin Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Tesir Nedir?, Tesirlerin Zararları, Obsedör Tesirler Nasıl Olur?, Tesirin Felsefi Tanımı
Tesir, etki etme olarak kısaca tanımlanan ancak bu etki etme durumunun bilgiler yoluyla enerjetik oluşumların yapısı ile bütünleştirilerek ilgili alanlara gönderilmesi sağlanan ve bu halleri ile o enerjilerin içeriğindeki bilgiyi yaptırımlar şeklinde uygulatma hali yaşatmasına neden olan oluşumlardır. Burada kelime anlamı değil, oluşumsal yapısı kast edilmektedir. Ve bu şekilde başka varlıkların özgür iradeleri ve varlıksal alanları etkilenmeye çalışılır ki bu durum tamamen zarar verici ve olumsuz özellikleri ile yasaktır. Tesirler sadece varlıksal enerjilerle ancak oluşturabilir ve bu şekilde bir oluşumu sağlamak zaten diğer yasak olan kendinize zarar vermek anlamına gelir. Yani kolunuzu çıkarmak ve içine yine kolunuz gibi sayılan bir bilgi yazmak ve onu bir şey yapması için göndermek en başta sizin için zararlıdır. Ve olumlu sonuçlar için tesirler kullanılmadan, bilgilerin yaptırım gücüne başvurulur. Tesirlerle etkileme yöntemleri sadece obsedör varlıkların uygulamalarıdır.
Ve bu gibi yöntemleri doğru bulmak, onaylamak tamamen yanlıştır. Bu durum aynı zamanda dünya yaşam alanı sisteminde de ilgili alanları etkilemekle ilgili olan bir oluşumu hazırlamak ve onun olumsuz bir şekilde etkilenmesine neden olmakla aynı anlamları taşımaktadır. Örnekle hiç farkında olmadığı şekilde ses frekansları ile ilgili alanlara zarar vermek gibi, yada görsel sinsiliklerle yada yaşam alanına gizli etkileri ortaya çıkaran düzeneklerle bunları yapmak şeklindeki durumlar, tesirler ve onların oluşturulması ile aynı anlamları taşımaktadır. Obsedörler ve oluşumları bütün saldırılarını bu gibi tesirlerle yapmaktadırlar. Tesirler içeriğindeki bilgiyi aynen yaşatan enerjiler şeklinde yapılanmalardır ve obsedörler ve oluşumlarına özel olan bir çalışmadır. İlgili alanların iradelerini ve kendi yaşamlarını olumsuz etkilemek için kullanırlar ve sevginin yapısına tamamen ters olan özellikleri ile yasaklanmıştır.Sevgi Yasakları: Tembellik Nedir?, Tembelliğin Zararları, Tembelliğin Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Tembellik Nedir?, Tembelliğin Zararları, Tembelliği Felsefi Tanımı
Tembellik, çalışmanın tersi olarak ifade edilen ve yapılması gereken işler varken onları yapmayarak ve bunların yapılması gerekliliği de söz konusu iken başka şeylerle uğraşmak tembelce bir tavır içinde olunduğunun ispatı olur. Tembellik, bir gelişim yolu izlenen yaşamda yaşanması gereken bir eylem değildir. Tembellik, zihinde, algılarda da yaşanarak bir uygulama halini yaşatır. Öyle durumlara gelinebilir ki, bir şeye bakmaya bile tembelce şekilde yaklaşılır. Bu durum bir alışkanlık ve olağan bir şeymiş gibi görünmeden gereken şekilde yasaklar arasındaki yerini alarak tembelce düşünceler, alışkanlıklar, istekler, hareketler içinde bulunulmaz.
Tembellik, çalışmak gibi üstün bir erdemin varlığını yok etmek için hazırlanmış olan obsedör bir eylemdir. Obsedörlerin ve oluşumlarının varlıklarda en çok olmasını istedikleri şeylerden biride tembelliklerdir. Çünkü ancak çalışarak onların, kötülüklerin üstesinden gelebilmek gibi bir durum söz konusu olur ve tembellikler bu anlamda obsedör bir mücadele için tam aranılan özelliklerde olumsuz eylemlerdir. Aynı zamanda yaşamın gelişmesi, varlıkların gelişmesi ile ilgilide engeller ortaya çıkaran tembellikler, öğrenmenin, anlamanın, bilmenin, edinmenin çalışmalar yoluyla elde edilmesi gerçeğinin önündeki set şeklindeki olumsuz eylemlerdir. Bu eylem öyle hallere gelme özelliklerinde olur ki, artık varlıklar yürümek konusunda bile tembellik şeklinde bir alışkanlığı edinmiş olabilirler, herkesin herkes kadar çalışmasının söz konusu olmayacağı gerçeği ile ancak herkesin kendi üzerine düşen sorumlulukları çalışması da gerekiyorsa yapması özellikleri ile tembellikler sevginin yapısına tamamen ters olan özellikleri ile yasaktır, yanlıştır, zararlıdır.Sevgi Yasakları: Saplantı Nedir?, Saplantıların Zararları, Saplantının Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Saplantı Nedir?, Saplantıların Zararları, Saplantının Felsefi Tanımı
Saplantı, körü körüne bir şeye kendini adamak, o şeyin esiri olacak şekilde bir bağlanma hali yaratmak, anlamsızca ve otomatik bir hastalık gibi aslı astarı olmayan nedenlerden dolayı o şeye konsantre olmak halinden kurtulamamaktır. Bunun için varlıkları etkileyen bazı sebepler söz konusu olabilir. Mesela, bir varlık ile aşk yaşamak isteyen diğer varlığın, bunu istemeyen varlığın reddini saplantı haline getirmek ve ona bunu kabul ettirmek için türlü türlü durumlara girmek bir saplantıdır. Bu haliyle saplantılar yasaktır. Bu dünya yaşamında hiç bir şeyi saplantı haline getirmemek gereklidir, çok daha önemli durumlar ve konular karşımızdadır, varlıkların kendilerini paralayacak ve kendilerine zarar verecek şekilde bir bağlanmaların söz konusu olmaması gereklidir. Saplantılar ilgili alanlara zarar verici özellikte olan bağlılıklar ve isteklerdir. Bu isteklerin ve bağlılıkların etkisinden kurtulamaması haline saplantılar denilmektedir. İlgili alanları kendisinden başka düşünecek ve yapacak bir hareket bırakmamaya kadar giden düşüncelerin esiri olmasına neden olan saplantılar, zihinsel alanlarda kendisine özel bir hastalık şeklinde yer edinmelerle bulunurlar ve bu özellikleri ile sevginin yapına, özgür iradeye tamamen ters olan olumsuz eylemdir.
Varlıklar her zaman kendilerinin kontrolünde olabilecek şekilde bir yaşam üzerinde olmalıdırlar. Neyi istediklerini, neden isteklerini, istememeleri gerekenleri, isteyip de olmayan şeylere karşı gayet anlayışlı ve düzenli bir tutum sergilemeleri gerektiğini bilmelidirler ve buna göre yaşamalıdırlar, yoksa zaten bir karışıklık çıkarılması için düzenlenmiş olan dünya yaşam alanı sisteminde saplantılar varlıklara oldukça zarar verici hale gelirler. İşte bu açıklama ile bütün saplantıların nedenleri ve içerikleri bilinerek sevgiye uygun olmayan yapıları ile zararlı, gereksiz ve yasak olarak sayılır.Sevgi Yasakları: Merak Nedir?, Negatif Merakın Zararları, Merakın Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Merak Nedir?, Negatif Merakın Zararları, Merakın Felsefi Tanımı
Merak, bir bilgi, konu hakkında o konuyu öğrenmek isteğinin duygularla ifade ediliş tarzıdır. Bu öğrenme isteğinin heyecanı duyulur. Ancak yerine göre negatif yerine göre pozitiftir. Pozitif merak, olumlu bilgilerin, olayların, bilinmesine hakkı olunan konuları merak etmektir ve bu merakların ardında öğretici mahiyette anlamlar vardır. Mesela, bir oyunun sonunda neler olduğunu merak etmek, o oyunu başarmakla ilgili başarıya götüren duygusal reaksiyonlar anlamına gelir. Yada bir varlığın özel zamanlarında ne yaptığını merak etmekte negatif merak anlamına gelir ve bunu merak halini yaşamadan varlığa sormak gerekir ki, bu türlü bir merak öncesinde neler yaptığını düşünmemeyi gerektirir.
Kendi hakkı olmayan konularda merak göstermek yasak, ancak kendisini başarıya götürmek gibi sebeplere neden olan ve hakkı olan konularda gösterilen meraklarda yasaldır. Negatif merakların zararlı olabileceği gibi ilgili alanları gereksiz yere meşgul eden ve içeriğinde olumsuzluklarında bulunmasının söz konusu olduğu eylemlerin yapılmasına neden olur.
Yaşamda başkalarına özel olan konuları merak etmemeliyiz, bu tıpkı ilgili alanların kendilerine özel olan konuların bilinmesini istemesi gibi bir durumdur ve içeriğinde saygınında söz konusu olması ile bu yasak bilgisi sevginin yapısına ters olduğunu açıklar. Pozitif meraklar ise içeriğinde çok özellikli faydalı sonuçların ortaya çıkmasını sağlayıcı şekilde yapılanmaları bulundurur. Bilimsel bir çok buluş böyle bir merakın sonucu ile ortaya çıkmıştır gibi sözlere katılıp, pozitif merakla çalışmaların çok daha verimli olduğunu söyleyebiliriz.Bir Anekdot: Var Olma Hali İstemektir, Zaman İse Gerçek İstek ve İhtiyaçların Yerine Getirilmesini Sağlayan Duyusal Özelliktir...
Bir Anekdot: Var Olma Hali İstemektir, Zaman İse Gerçek İstek ve İhtiyaçların Yerine Getirilmesini Sağlayan Duyusal Özelliktir...
Var olma hali, istemektir, istediğinin olması ise var olma halinin genel özelliğidir. Bir varlığın bir isteği varsa bunun gerçekleşmesinin gerekliliği var olma halinin genel özelliğidir ve isteklerimizin de asıl nedeni ihtiyaçlardan gelmektedir ve işte, zaman özelliği varlığın ihtiyaçlarına ve dahilinde isteklerine şartlanmış bir şekilde yaratılış içinde varlığa her konuda yardımcı olabilecek şekilde bir durumla varlıkla bütün olarak, bir duyu olarak, varlığın kendisini ifade eden bütün bir özellik şeklinde çalışır.
Var olma hali yaşayan varlıkların istedikleri her şeyin olması gerekmektedir nitekim bu onun amacını bulması, amacını yaşatması ile ilgili olarak, hem de var olmanın temel esası olarak, var olan varlıkların kendi var olma bilgileri ile kendilerine ait varoluşlarının anlamlarını yaratması gerekecektir ve bu, ancak istenilen her şeyin olabildiği imkanlar içinde söz konusu olabilir. Ve zaman bu konuda varlığa yardımcı olma özellikleri ile en başından bu yana kendisi ile bütün olmuş şekilde olan görme, duyma ve diğer temel duyular gibi duyusal özelliği olarak çalışmaktadır.
Bir Anekdot: Çünkü İyilik Kendisi İçin Vardır, Kötülükler İyilikleri Yok Etmek İçin...
İyi olmak, sevgiyi yaşatmak, bu yaratılış içinde belirli bir zaman boyunca demek ki mücadele isteyen bir kavrammış...
Hem iyi olup hem de dilediğin gibi umarsızca yaşayamıyorsun...
İyi isen, biran önce bilgilenmelisin, çalışmalısın, kendini geliştirmelisin ve iyiliğine sahip çıkıp onu korumalısın. Yoksa iyilik zaten yapı olarak çekicidir ve gelenlerde kötülüklerden başkası olmayacaktır. Bu çalışmalar içerisine girerek biran önce kendi sonsuz yaşamını kuramayan iyiliklerin peşini bu kötülükler bırakmamakla ilgililer.
Çünkü iyilik kendisi için vardır, kötülükler iyilikleri yok etmek için...
Ve işte anti obsedörlükte iyiliklerin iyiliğini koruyan özellikleri ile yapılandırılmış ve iyiliklerin sonsuzluğunu garantileyen yegane erdemsel özelliktir, iyilikler anti obsedörlük erdemini kendilerine yaşatmadan çok uzun süre kalamazlar... İyilikleri kötülüklerden koruyan, gerçek kötülüklerden koruyan erdemlerin başında anti obsedörlük gelmektedir...
1 Temmuz 2022 Cuma
Sevgi Yasakları: Sabırsızlık Nedir?, Sabırsızlığın Zararları, Sabırsızlığın Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Sabırsızlık Nedir?, Sabırsızlığın Zararları, Sabırsızlığın Felsefi Tanımı
Sabırsızlık, sabır etmenin tersidir. Bir işin sonucu için beklenen zamanın biran önce gelmesini istemek ve bu isteyişler sırasında heyecanlara kapılmak ve genellikle sabrederken bir çalışma içinde olunması gerekiyorken bu çalışmadan da vazgeçmeye neden olan, yapılan işin niteliğine göre sabır zamanlarının da değiştiği, yada ulaşılmak istenilen durum ile ilgili bir bekleme ve anlayışlı olma hali yaşanacaktır, işte bu şekilde zamanla ilgili olarak çok istediği bir şeyi sakinlik, sebat ve çalışarak beklemek sabırdır, bunu yapmamak sabırsızlıktır. Ve sabırsızlık yasaktır. Dünya yaşam alanı sistemindeki düzen sabırlı olmakla ilgili bir yapılanma içerisindedir. Sabırlı olarak dünya düzeninde ancak verimli olabiliriz. Zaman dünya yaşam alanı sisteminde olayları ve durumları hemen meydana getirebilmek şeklinde yapılanmamıştır ve bu sebeple sabırlı olmak zorunda bırakılmışızdır.
Ve sabırlı olarak, isteklerimize ve amaçlarımıza dair çok daha verimli sonuçlar elde edebiliriz, zamanın dünya yaşam alanı sistemindeki çalışmasını gözlemleyerek buna uygun davranmaya çalışmak sabırdır ve buna uygun davranmamak sabırsızlıktır ve bu durum kişilerin kendilerine zarar verici özellikleri ile, hakikati ve gerçekleri bilememesi özellikleri ile sevgiye uyumlu olmayacak şekilde zararlı, gereksiz ve anlamsızdır. Bu örnekle, sevginin içeriğindeki bütün erdemlerinde tezatlarını yasak olarak algılayabilirsiniz, yazılmamış olmasına rağmen, örnekle merhametsizlik, özgürlüksüzlük, farkındalıksızlık şeklinde yasaklarda otomatikman oluşturulur.Sevgi Yasakları: Tartışmak Nedir?, Negatif Tartışmanın Zararları, Tartışmanın Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Tartışmak Nedir?, Negatif Tartışmanın Zararları, Tartışmanın Felsefi Tanımı
Tartışmada eleştiri gibi kendi içinde negatif ve pozitif olmak üzere ikiye ayrılır ve bir konu hakkında derinlemesine yapılan, bütün ayrıntılarının konuşulması, bir topluluk halinde dile getirilmesi ve o konu hakkında detaylıca doğrularının yanlışlarının belirtilmesi, sonuçların çıkarılması, gözlemlerin yapılması, nedenlerin ve sonuçların konuşulması tartışmaktır ve bu güzel erdemler içeriği olumlu erdemlerle ilgili olduğu zaman oldukça faydalıdır. Ancak olumsuz eylemlerle ilgili olan tartışmalarda sonucu kavga ve akabinde küslük ve düşmanlığa giden olumsuz başlangıç eylemleridir. Ve bu haliyle olumsuz olanları yasak, olumluları ise yasaldır.
Mesela, gereksiz konuları, anlamsız fikirleri, olayları, sonucunda hiç birşeyin elde edilemeyeceği ve içindeki öfkenin ve olumsuz eylemlerle temas eden duygusal reaksiyonların bulunduğu bütün tartışmalar negatif tartışmadır. Pozitif tartışmalar çekicidir, negatif tartışmalar iticidir. Bu halleri ile bile hemen ayırt edilebilir. Pozitif tartışmalar sonrasında herkes bir şeyler öğrenir, anlar, yada eğlenir, bu tartışmadan memnun olur. Ancak negatif tartışmalar sonrasında bir gereksizlik, akabinde yüksek sesler, üste çıkmaya haklı olmaya çalışmak, nedensizce bir şeyi savunmak, amacı olmayan düşüncelerde ısrar etmek, tartışarak faydalı şeyler edinmek yerine benim söylediğim doğru ben haklıyım ve ben bilirim gibi kibirsel konuşmalar, tamamen negatiftir ve içerik ve görünüş olarak tamamen fark edilebilir durumdadır. İşte bu açıklamalar ile hangi tartışmaların pozitif faydalı ve yararlı olduğunu bilerek, hangilerinin negatif amaçları olduğunu gözlemleyerek gereken düzenlemeleri yapabilirsiniz. Negatif olanlarının sevgiye ters olan yapısı ile zararlı, gereksiz ve yasaktır.Sevgi Yasakları: İhtiras Nedir?, Tutku Nedir?, Negatif İhtiras ve Tutkunun Zararları, İhtiras ve Tutkunun Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: İhtiras Nedir?, Tutku Nedir?, Negatif İhtiras ve Tutkunun Zararları, İhtiras ve Tutkunun Felsefi Tanımı
İhtiras ve tutku, bir isteğin aşırı derecede varlıklarda yada başka oluşumlarda yer edinmesidir. Bir şey istemek ve bu isteğin üzerinde durmak, bunu mutlaka olmalı şeklinde bir istekle de desteklemek, aklımızdan genellikle çıkaramadığımız, olması için sürekli çabalar gösterdiğimiz olaylar ihtiras ve tutkular şeklinde tanımlanırlar. İkisi de çok benzer özellikleri ile aynı anlamdadır. Tutkularda çok daha coşkulu hallerin olması söz konusu olabilmektedir. Ancak bunlar neyi istediğimiz ile ilgili pozitif ve negatif olarak ikiye ayrılırlar ve negatif olanları yasak, yanlış, pozitif olanları ise olumlu şekilde kullanılabilir şekilde özelliklerden gösterdiğinden yasaldır, doğrudur. Bir şeyi eğer onun ardında faydalı bir olay varsa çok istemek gerekebilir. Bu pozitif ihtiras ve tutku o şeyi oluşturabilir. İstek güçlü bir varlıksal haldir ve samimi isteklerimiz bu konuda belirleyicidir.
Dolayısı ile samimice ve gerçekten ne istediğini bilen bir oluşumun ısrarla bir şeyi istemesi ve uzun bir süre bu isteğinde ısrarcı olması, çalışmalar yapması, araştırmalar yapması, düşüncelere dalması O'nun tutkularının olduğu anlamına gelir ve ne olduğu öğrenilerek pozitif mi negatif mi olduğuna bakılarak son vermesi yada devam etmesi şeklinde bilgilendirme, engelleme yapılır. İçeriğinde olumsuz eylemler olan yada ilerisinde onlara temas etme ihtimali bulunan yada sonuçlarının farklı şekilde olacağını düşünerek, yanlış umutlara kapılarak istenilen konular, neyi istediğinin ve ne sonuçlarla karşılaşacağını bilmeyenlerin tutkulu istekleri negatif olarak yorumlanarak gereken incelemeler yapılır ve bu konuda pozitif ihtiras ve tutkular işimize yarayacak şekilde kullanılabilir. Mesela oyunlarda yarışları kazanmak ve sonucunda oyunların mantığını anlamak ve kendi duyusal bilgilerini, becerilerini geliştirmek konusunu tutku haline getirmiş olmak oldukça pozitiftir. Tabi aynı zamanda bu tutku ve ihtiraslar kesinlikle ilgili olduğu alanda kendisini olumsuz hissetmesine neden olacak şekilde bir durum içinde olmaz. Pozitif olan tutku ve ihtiraslar zaten içeriği neticesi ile kendisini gayet olumlu bir şekilde yaşatır. Anlamlıdır, düzenlidir, sonuçları bellidir, amacı bellidir. Anlamsızca panik ve heyecan, kendinden geçme gibi istekler kesinlikle yanlış olan durumlardır ve negatif tutkuların bir durumu olarak algılanır. Bu açıklamalar ile negatif olan tutkuları ve ihtirasları uygulamamalı, sevgiye ters olduğunu bilmeli, pozitif olanları ise yaşamı çok daha verimli hale getirme özellikleri ile gereken ve düzenli uygulamalarla kullanmalıyız.Sevgi Yasakları: Eleştiri Nedir?, Negatif Eleştirinin Zararları?, Negatif Eleştiri Neden Yapılır?, Eleştirinin Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Eleştiri Nedir? Negatif Eleştirinin Zararları?, Negatif Eleştiri Neden Yapılır?, Eleştirinin Felsefi Tanımı
Eleştiri, ilgili alanların kendi yapıları ve özellikleri ve çalışmaları ve durumları ile ilgili olarak bir yorum yapma şeklidir ve bu yorum başkası tarafından yapılması ile ilgili olarak yapılandırılır. Başka alanların başka alanlar hakkında yaptıkları yorumlara ve açıklamalara, onların durumları ve çalışmaları hakkında olan bu bilgilere, söylemlere eleştiriler denilmektedir.
Eleştiri, içeriği bakımından ikiye ayrılır ve bu açıdan bakıldığında hem yararlı hem de zararlıdır. Sırf yıkıcılık olması için, olumsuz hissettirmesi ve bozuculuk için yapılan eleştiriler vardır ve bunlar tamamen fayda sağlamaktan uzak, o alanı olumsuz etkilemek için yapılan eleştirilerdir ve bunları, arkasında nedenleri, amaçları, sebepleri, geçerli olan bilgilerinin olmaması ile anlayabiliriz. Bunun aksine birde pozitif olan gerçek yapıcı eleştiriler vardır ki bunlar ilgili alana fayda sağlar ve bu özellikleri ile yasaldır, yıkıcı ve yapıcı olmaktan uzak olanlar ise yasaktır. Negatif eleştiriler, bilerek ve isteyerek ilgili alanların olumsuzluğunu istemek için yapılan eleştirilerdir ve bu durumdan onların olumsuz etkilenmesi istenir, niyet bu şekildedir, ancak pozitif olanlar ise olumsuz bir içerik gibide görünse niyetinde onun iyiliğini istemek ve bir düzen içerisinde olmasını sağlamakla ilgili olan eleştirilerdir, işte bu eleştiriler oldukça faydalıdır, kendisinin göremediği sorunları ve yanlışları görmesini sağlar ve bu açıdan sevgiye uyumlu olan yapısı ile kullanılır, ancak diğer eleştirinin içerisinde kötü niyet, yalan ve sahtecilik gibi, diğer alanlara zarar vermek gibi olumsuzluklar söz konusudur ve sevginin yapısına tamamen ters olan özellikleri ile yanlıştır, zararlıdır ve yasaktır.
Bir örnekle,'' yani başarılı olmamış bence...'' şeklinde bir eleştiri yapıldı diyelim, neden dendiğinde mantıklı ve akla uygun olan sebep sonuçları ile açıklaması yapılması ile işte o zaman bu pozitif eleştiri olur ve o alana faydası dokunur. Ancak böyle cevaplar verilemiyor da, ''ne bilim ben ya bana öyle geldi'' gibi baştan sağma açıklamalar negatif eleştirinin göstergesidir ve ardında başka sebepler vardır, kıskançlık v.s.Bu örnekle pozitif eleştiride açıklanmış oldu, pozitif eleştiride kesinlikle o alana fayda sağlayan yardım bilgileridir. Onun görmediğini pozitif eleştiri yapan görmüş olabilir ve bununla ilgili olarak eleştirel tarzda bilgi vermek zorundadır ve bu kesinlikle pozitiftir ve zaten arkasındaki anlamsal gerçek ortaya çıkmalıdır, nedenleri ve sonuçları ile açıklamaları vardır ve bunu duyan o alan, varlık, yada konu kesinlikle mutluluk duyar, bilmediği şeyi görmesi sağlandığı için teşekkür etmeli ve yaşam halinde pozitif eleştiriler gereklidir, sevgiye uyumludur ve uygulanır. Eleştirinin mantığında yanlışı belirtmek vardır ve bu yüzden sonucun açıklanması ile negatif mi pozitif mi olduğu belli olur.
Yani başarılı olmamış diyen... Çünkü şu alanlarda o şey çalışmıyor, bak, oysaki orada çalışması lazım, gibi açıklayıcı bilgiler verebilmelidir, şeklinde sebep sonuçları ile pozitif eleştiriler kendi fayda sağlayıcılıklarını da ortaya çıkarma özelliklerinde olurlar.
Sevgi Yasakları: İltifat Nedir?, Sahte İltifatların Zararları, İltifat Neden Edilir?, İltifatın Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: İltifat Nedir?, Sahte İltifatların Zararları, İltifat Neden Edilir?, İltifatın Felsefi Tanımı
İltifat, bir şeyi, varlığı yada oluşumu kendi özellikleri yada yaptıkları nedeni ile güzel sözlere layık görmek durumudur. İltifat da aynı anlamda kullanılır. Ancak bunlarda iki şekilde negatif ve pozitiftir. İltifat edilen yeri sırf memnun etmek adına yapılan övgüler, iltifatlar doğru davranmaktan uzak o yeri olumsuz etkileyen eylemlerdir. Kendisi ile ilgili aslı olmayan şeyleri duyan o yer, bunu gerçek sanabilir ve gerçek olmayan iltifat ona zarar verir. Ancak gerçek olan, arkasında dayanağı bulunan övgüler ve iltifatlar vardır ve bunlarda o yerlere kesinlikle mutluluk verir, kendisini iyi hissetmesini sağlar. Bir yer bazı şeyleri kendi bakış açısı ile göremez, ancak başkalarının yorumları ile kendisindeki özellikleri daha iyi görebilir ve bu durumda gerçek iltifatlar işe yarar bir erdem olarak sayılır. Biri çok güzelse ve bunu söyleyen için gerçekten güzelse, ona bu güzelliğini söylemek iltifat olur. Ama güzel değilse, sırf onu memnun etmek için bunu söylemişse işte bu zarar verici, yasak olan iltifat olur ve bu durum onun memnun olmamasından daha kötü sonuçlar doğurur. Hiç bir şey söylememek, yada illa fikrini istiyorsa gerçek düşüncelerini söylemek gereklidir. Aynı zamanda negatif iltifat, yalan yasağı ile de temas eder ve içeriğinde zaten olumsuz bir eylem bulunmaktadır zaten. Hiç kimse ve yer yalan bilgilerle memnun edilecek kadar çaresiz değildir ve o, zaten onu gerçek sandığı için memnun olmuştur. Bu yüzden övgü ve iltifatlarımıza dikkat etmeli, neyi neden, hangi sebeple söylediğimizi bilmeliyiz. Bu konuda da sebeplerimiz ve sonuçlarımız olmalı ve karşıdaki sorduğunda bunları açıklayarak onu daha da mutlu edebiliriz.
Aynı zamanda gerçek olmayan iltifatların içeriğinde yalancılık, sahtelik gibi başka olumsuz eylemler ve niyetler ve düşünceler barınmaktadır. İltifatlar içeriğinde gerçeklerin söz konusu olduğunda bir anlam taşır ve ancak bu şekilde kullanılmalıdır. Bunun dışında hem söyleyene ve hem söylenene zarar verici etkileri ile yaşanır. Bu açıklama ile gerçek ve samimi olan iltifatlar doğrudur, yaşatılmalıdır ancak sahte ve gerçek olmayan, samimi olmayan iltifatlar zararlıdır, yaşatılmamalıdır.Sevgi Yasakları: Olumsuz Eylemleri Olumlu Gibi Göstermek Nedir?, Kötülükleri İyilik Gibi Göstermenin Zararları, Kötülükleri Gizlemek İçin İyiliklerin Kullanılmasının Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Olumsuz Eylemleri Olumlu Gibi Göstermek Nedir?, Kötülükleri İyilik Gibi Göstermenin Zararları, Kötülükleri Gizlemek İçin İyiliklerin Kullanılmasının Felsefi Tanımı
Olumsuz eylemlerin içeriğinin tamamen anlatılmış ve sonuçları ile belirtilmiş olmasına rağmen bunların içerisinde olumluluk aramak, olmamasına rağmen onları olumlu erdemler halinde göstermeye çalışmak tamamen yasaktır. Onlar bu eylem olarak algılanması süresince gereken şekilde düşünülmüştür ve kesinlik kazanmadan zaten bir bilgi, olumsuz eylemlerden sayılmaz. Ve bu kesinliğin kazandığı olumsuz eylemlerin olumlu gibi gösterilmesi ve bu konuda olumsuzlukları bilerek ve bundan emin olunduktan sonra onları olumluya dönüştürmeye çalışmak adına çalışmaların, konuşmaların yapılması tamamen yasaktır. Denenerek, sebep ve sonuçları ile olumsuz oldukları ispatlanmış bütün eylemleri olumluya çevirmeye çalışmak bağnazlığı yasaktır. Bunun felsefi ve yaşamsal onayının verilebilmesi gerekmektedir ki, bu listedekilerin hepsi tamamen olumsuzluğu belirgin özellikte olan eylemlerdir.
Kötülüklerin bir sinsiliği olan bu durum, kötülükleri iyilik gibi gösterme çalışmalarını içerisine almaktadır. Örnekle, dünya yaşam alanı sisteminde oldukça fazla yaygınlaşmış olan aşk ve kıskançlık, cinsellik ve ıstırap kavramları iç içe sokulmuş ve yaşatılmaya çalışılmaktadır. Olumsuz eylemleri olumlu gibi gösterme çalışmalarıdır bunlar. Sadizmi bir tercih olarak gösterip yaşatılmaya çalışılması, aşkın içeriğinde kıskançlığın normal bir şey olduğunu göstererek kıskançlık gibi kötü bir eylemin yaşatılmaya çalışılması hep sinsice erdemlere karışmış olan kötülüklerin sonucudur. İşte bu ve benzer örneklerle olumsuzluklar olumlu gibi gösterilmeye çalışılmaktadır ve bu konuda bütün alanlar dikkatli olmalıdırlar. İçeriğinde yasak bilgileri ilgili olan ve başka alanlarda başka isimlerle bulunabilme özelliklerinde de bulunabilen bütün olumsuzlukları bu bakış açısı ile inceleyerek, sinsice bir düzensizlikle yapılandırılma ihtimallerini gözleyerek gereken bütün çalışmalar yapılır ve sevginin içeriğine yapısına ters olan bu durum kesinlikle zararlıdır, erdemlerin içeriğini yok etmekle ilgilidir ve yasaklanmıştır.Sevgi Yasakları: Olumsuz Alışkanlıklar Nedir?, Alışkanlık Nedir?, Olumsuz Alışkanlıkların Zararları, Alışkanlıkların Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Olumsuz Alışkanlıklar Nedir?, Alışkanlık Nedir?, Olumsuz Alışkanlıkların Zararları, Alışkanlıkların Felsefi Tanımı
Alışkanlık, bir şeyi sürekli yapmaktan kaynaklanarak varlıksal enerjiler duyusal özelliğinizin içerisindeki enerjilere tecrübeler şeklinde işlenen olayların, durumların, yaşamların yeniden, bu şekilde bir alanda işlenmiş olması kaydı ile yapmak istenmesi durumudur. Ve bu tanımla olumsuz eylemleri ifade ederek edinilmiş bütün alışkanlıklar ve bu şekilde uygulanabilecek alışkanlıklar yasaktır. Aksine sevgiyi tamamlayan erdemlere uygun şekilde edinilen alışkanlıklar ise sonrasında buradan erdemsel bilgilere ve sonrasında duyusal özelliklere dönüşebilme halleri ile yasaldır. Bazı duyusal özelliklerimizde olumsuzluklar alışkanlık maskesi altında gizlenmiştir, bunları birbirinden ayırmak gereklidir.
Alışkanlıklar uzun süre belirli şeyleri yapmış olmak sonrasında ortaya çıkan ve ilgili alanları etkileyen ve sonrasında artık uygulanması gereken o şeylere dair otomatik bir edinim hali içerisinde olmamızı sağlayan oluşumlardır. Bir alışkanlık söz konusu olduğunda enerjetik yapılanmada bir değişim söz konusu olmaktadır. Alışkanlıkların kendisine özel bir oluşumu olabilmektedir. Her gün sürekli aynı şeyi yapmış olmakla ilgili olarak, yine her gün o şeylerin yapılması ile ilgili bir itilim, bir çekicilik şeklinde durum yaşanmaktadır ve işte böyle edinimler ve uygulama yollarına alışkanlıklar denilmektedir. Ve sevginin içeriğine göre olumsuz olabilecek bütün alışkanlıklar zararlıdır, yok edilmelidir, yasaklanmıştır, ancak olumlu olabilecek alışkanlıklar ise kontrollü şekilde düzenlenmeli ve uygulamasında sorunsuzluklar söz konusu edilerek yaşatılabilmektedir. Örnekle her gün kitap okumaya alışmış bir zihnin bu durumu, okuduğu kitabın içeriğinin de faydalı olması ile olumlu bir alışkanlıktır ve kendi istemediği sürece bu alışkanlık kendisinde kalabilir, ancak her gün bir şekilde zarar verici, yada öfkeli ve şiddetli davranışlar sergileyen bir alanın bu durumu olumsuz bir alışkanlıktır ve yasak bilgilerinin içeriğinde olan bütün olumsuzlukların alışkanlıklar şeklinde ortaya çıkmış olması, olumsuz alışkanlıkları tanımlamaktadır ve zararlıdır ve yok edilmelidir, sevginin yapısına terstir. Bu gibi olumsuz alışkanlıklar, olumsuz eylemlerin uygulanması ile ilgili başka bir olumsuzluk olarak bulunurlar ve ilgili alanlar bunların farkında vararak bir an önce yok etmek için gereken çalışmaları yapmalıdırlar. İşte bu açıklama olumlu alışkanlıkları yasallayan sevgi, olumsuz olanları ise yasaklamıştır.Sevgi Yasakları: Utanç Nedir?, Utanmak Nedir?, Utanmanın Zararları, Utanç Neden Duyulur?, Utanmanın Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Utanç Nedir?, Utanmak Nedir?, Utanmanın Zararları, Utanç Neden Duyulur?, Utanmanın Felsefi Tanımı
Utanç, yapılan bir hata yada olumsuz bir olay sonrasında varlığın yada ilgili alanın kendisini kötü görmesi, hissetmesi, bu durum sonucunda çevresindekilere karşı küçük düşürüldüğünü zannetmesi durumudur ve kesinlikle yaşatılamaz, yasaktır. Ne gibi hatalar, yanlışlar yapılırsa yapılsın böyle kendini kötü hissetmesine gerek olmadan biran önce hatanın düzeltilmesi şeklinde bir çalışma yapılır ve utanmak gibi gereksiz şeyler yaşanmaz. Herkes hata yapabilir, bunun sonucunda eksikler görülür, doğrular ortaya çıkarılır ve utanmak, utanç duymak gibi olumsuz eylemler, yapılan hatalar ve yanlışlar sonucunda kesinlikle yaşanmaz. Yaşamda varlıkların başına her şey gelebilir ve bu şeyler yüzünden duygusal bir karışıklık içine girerek kendimizi kötü hissetmemeliyiz ve utanmayı, bu anlamları ile yasaklamalıyız, utanmak yerine konu ile ilgili çözüm bulmalıyız...
Utanmakla ilgili olarak ilgili alanların kendilerini kötü hissetmesini sağlayan duygusal bir sorunun ortaya çıkarılması sağlanmaktadır. Oysaki utanmak yerine, ilgili alana sorunla ilgili çözümlerin bulunması, hatalarının tekrarlanmaması adına tavsiyelerde bulunulması sağlanmalıdır ve onun kendisini utanmak şeklinde kötü hissederek çok kötü bir durumun yaşatılmasına engel olunmalıdır. Utanmak bu açıklamalar ile kesinlikle yaşatılmaması gereken bir eylemdir. Utanmaya neden olacak olaylar söz konusu olduğunda derslerin ve çözümsel çarelerin ortaya çıkarılmasının sağlanması şeklindeki davranışlarla çok daha yararlı ve faydalı bir durumu iki alan içinde yapmış oluruz.30 Haziran 2022 Perşembe
Gerçeklerin, Hakikatin Bilinmesini Engelleyen Obsedör Tesirlerin Duyularınızdaki Varlıklarının Sonlandırılması Bilgisi
Gerçeklerin, Hakikatin Bilinmesini Engelleyen Obsedör Tesirlerin Duyularınızdaki Varlıklarının Sonlandırılması Bilgisi
Yine bir obsedör tesir türü daha vardır ki, buda gerçekleri bilmenizi engellemek ile ilgili olan tesirlerdir. Duyularınız, bu tesirler sayesinde size hakikati bildirmemekle ilgili bir çalışma içine girer ki, siz ne yaparsanız yapın hakikati öğrenemezsiniz.
Yoksa ısrarla sorduğumuz soru yeterince mantıklı değil mi? Bu sizin en büyük hakkınız bunu sizden kim alı koyabilir? Duyularınızdaki hakikatin bilinmesine engel olan obsedör tesirlerdir cevabı...
Siz, neden varoluşun hakikat bilgisine ulaşamayasınız? Sizi bu haktan mahrum eden nedir? Nasıl yaratıldığınızı, neden dünyada olduğunuzu, sebeplerinizi, varlıksal özelliklerinizdeki hakikatleri neden bilememekle ilgili olarak bir durum içindesiniz. Bu varlıklara yapılmış en büyük haksızlıktır. Varlıklar, nerede ve nasıl yaşam hallerinde yaşarsa yaşasınlar kendileri ile ilgili, yaratılışla ilgili gerçek bilgilere ulaşmakla ilgili olarak bir imkan içinde olmalıdırlar. Var olma özelliği gösteren bütün varlıkların en büyük hakkıdır bu...
İşte bu hak, sanki siz yapmışsınız gibi, kendi duyularınız tarafından engellenmektedir ve sebebi de, obsedör tesirler ve bilgilerdir.Bu tesirler sayesinde, mesela bir hakikati bilmekle ilgili olarak bir yerde okumanız gereken bir bilgi var ise, siz o bilgiyi görmez, görseniz bile ne dediğini anlamazsınız, gözünüzün önünde duran gerçeklere karşı ilgisiz olursunuz, çünkü bir çok duyunuz bu yapılanma sayesinde sizin yaşamınıza hakikatleri bilmemeniz ile ilgili yön vermektedir ve bunu da yine sizin kendinizin istediğini sanarak bir yapılanma ile çalışmaktadır.
Ancak bu doğru değildir, herkes tabii ki gerçekleri öğrenmek ister, hakikati bilmek ister, bu oyun tamamen obsedör varlıkların gerçekleri öğrenerek bir aydınlanma yaşayan varlığın sevgi varlığı olduktan sonra onları yok etme aşamasına kadar gelen gelişiminin önüne geçmek ve benzeri şekilde kendi işlerine gelmeyen olayları yaşatmak için hazırlanmıştır. İşte bu bilgi, varlıksal alanlarınızda hakikatin her zaman bilinmesi gerektiğine ve bunu engelleyen bütün tesir, etki ve obsedör bilgilerin yok olmasına dair gereken şekilde çalışmalar yapar ve diğer erdemlerin çalışmasını bile engellemeye çalışan bu tesir türünü yok edici etkileri ile bulunur. Aslında bütün obsedör tesirler yok edilmelidir ancak bu konulu tesirler aralarında en önemlilerinden olmaktadır ve özellikle belirtilmesi gerekenlerden biridir.
Bütün varlıklar hakikati bilmelidir, kendileri ile ilgili, ilgili oldukları konularla ilgili ve bunu engelleyen bütün sebepler, nedenler varlıkların kendi istedikleri şeyler değildir, obsedör oyunları olarak düzenlenmiş ve tesirler ve obsedör bilgilerdir.
Erdemsel Özelliklerimiz İle İlgili Tesirler
Aynı zamanda bütün erdemsel özelliklerimiz ile ilgili tesirlerde bulunmaktadır. Bunların yapısını anlamamak, yaşatamamakla ilgili, mesela şu zamana kadar böyle bir gelişim seviyesinde olan dünya yaşamında sevginin gerçek anlamının ortaya çıkarılamaması gibi. Oysaki çok kolay bir tanımdır. Kısa gözlemlerle bu tanım ortaya çıkar ki, bunu bütün felsefeciler yapabilir, ancak duyularında bu gibi kısıtlayıcı tesirler olmasaydı... Ve bu kısa bilgide, varlıklardaki bütün erdemsel özellikleri ile ilgili olan tesirleri yok etmekle ilgili olarak gereken şekilde varlıksal alanlarınızda çalışır.
Olumsuz Eylemlerin Yaşatılması İle İlgili Tesirler
Ve yasakları yaşatmak ile ilgilide bir çok tesir, yine varlıkları zorluklar içine sokmaktadır. Hiç aklınızda yokken, hatta ne olduğunu bile bilmezken, birden olumsuz eylemleri yaşatmaya başlamanız, onları yaşatan varlıklar haline gelmeniz, başlangıç olarak bu gibi obsedör tesirlerle yapılmaktadır ve sonrasında varlıklar kötülük içinde yaşamaya mecbur bir hale gelmektedirler. Bir kötülük, başka bir kötülük daha derken varlıklar kendisini kötü bir varlık olarak bulmaktadırlar ve bu kısa bilgide, bu gibi obsedör tesirleri yok etmekle ilgili olarak gereken şekilde çalışır.
Tüm bu bilgiler, bu sorunları çözücü özellikleri ile varlıksal alanlarınızda gereken şekilde çalışır.
29 Haziran 2022 Çarşamba
Sevgi Yasakları: Olumsuz Eylemleri Amaç Edinmiş Dolaylı Diyaloglar Nedir?, Sinsice Yapılan Kötülüklerin Zararları, Varlıkların Kendilerini Kandırmalarına Neden Olan Sinsi Kötülüklerin Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Olumsuz Eylemleri Amaç Edinmiş Dolaylı Diyaloglar Nedir?, Sinsice Yapılan Kötülüklerin Zararları, Varlıkların Kendilerini Kandırmalarına Neden Olan Sinsi Kötülüklerin Felsefi Tanımı
Olumsuz eylemleri amaç edinerek yapılan diyaloglar, iletişimlerde aynı şekilde yasaktır. Yani olumsuz eylemlerden bahsetmiyormuş gibi yaparak aslında olumsuz eylemlerden bahsetmek durumu, dolaylı yollardan olumsuz eylemleri pozitif gösteren hareketler, konuşmalar, diyaloglar tamamen yasaktır ve bu konuda da niyetler gözlenerek gereken şekilde çalışılır. Olumsuz eylemleri amaç edinmiş diyaloglar, bakış açıları, yönlenmeler, istekler yasaktır. Bu durum sinsice bir uygulama hali olarak alanlarda ortaya çıkma şeklinde, aslında olumsuzluğu amaç edinerek dolaylı yollardan bunu belli etmeden yapmak ve görünürde iyiliklerle ilgili olmuş gibi yapmak şeklindeki davranışlar ve tutumlardır. Bu davranış ve tutumun içerisinde başka bir olumsuzluk olan sinsilik varlıkları etkisi altına alarak kendi olumsuzluğunu yaşatmakla ilgili olur ve bu duruma da dikkat edilerek, sevginin samimi ve dürüst bir şekilde uygulanması için gereken zihinsel alanlarda gerek davranışlarda kontrollü şekilde, niyetlerde incelenerek gereken uygulamalar yapılmalıdır. Bu açıklama ile sinsi bir şekilde iyi görünüp arka tarafta olumsuzluklarla ilgili olarak, dolaylı şekilde olumsuzluğu yaşatmak yanlıştır, zararlıdır ve sevginin içeriğindeki bilgilere tamamen tezatlık göstermesi açısından yasaktır.
Sevgi Yasakları: Pislik Nedir?, Kirlilik Nedir?, Pis ve Kirli Olmanın Zararları, Pis ve Kirliliğin Felsefi Tanımı
Sevgi Yasakları: Pislik Nedir?, Kirlilik Nedir?, Pis ve Kirli Olmanın Zararları, Pis ve Kirliliğin Felsefi Tanımı
Pislik bir şeyin yapısının itici, kötü, olumsuz olması ve görünmesi durumudur. İçeriğinde zarar verici ve olumsuz şekilde etkileme özellikleri olan alanlara ve durumlara pislik şeklinde tanımlamalar yaparız. Bu örnekle pis olan her şey sevginin yapısına ters ve yasaktır. Pis kokular, pis görüntüler, pis olaylar, pislik şeklinde oluşumlar kesinlikle yanlıştır, zararlı ve sevgiye terstir. Karışık, itici, göze ve algılara olumsuz ve düzensiz görünen, çirkin, istenmeyen ve bulunulmasından kesinlikle hoşnut olunmayan şeylerdir pis şeyler. Aynı zamanda kirlilikte benzer özellikleri ile sevginin yapısına ters, temizliğin zıttı olan tanımlamalardır. Kirli olan şeyler görüntüsünde, yapısında normalin dışında ve düzensiz, karışık, başka şeylerin bulaşarak anlamını karıştırdığı, yine istenmeyen bir durumu algılatan olumsuzluğun ortaya çıkması halidir, görüntü olarak iticilik ve rahatsızlık yaratır ve bu gibi durumların özellikle yaşatılması kesinlikle yanlış, zararlı ve sevginin yapısına ters olacak şekilde yasaktır. Temiz olmak ve göze ve duruma ve alanlara güzel görünebilmek gibi imkanlar varken, bunları seçmeyerek özellikle pis ve kirli olmak çabasında olunması yanlış bir yaşam şekli olarak sayılabilir. Kirliliğin ve pisliğin içeriğindeki zarar vericilik çok yönlü olarak bütün yaşamsal durumları etkilemekle ilgili olarak dünya yaşamındaki hastalıklar içinde ortaya çıkma özelliklerinde olurlar. Bu açıklamalar ile pislikler ve kirlilikler sevgiye uygun olmayan özellikleri ile yasaklanmıştır.
Bir Anekdot: Obsedör Bir Oluşum Olan Savaş, Dünya İnsanlığı Neden Savaşır, Savaşın Asıl Sebepleri Nedir?
Bir Anekdot: Obsedör Bir Oluşum Olan Savaş, Dünya İnsanlığı Neden Savaşır, Savaşın Asıl Sebepleri Nedir?
Nerede yaşanırsa yaşansın ve nasıl yöntemlerle olursa olsun, savaşı başlatan ve uygulayan alanlar en başta kendilerine zarar vermektedirler, onlar sevginin kendilerine katacağı binbir güzelliklerden ve imkanlardan kesinlikle faydalanamazlar. Savaşı çekici ve doğru bulan bir varlığın hayata bakış açısı ve hayattan aldığı zevkler ve hazlar, savaşı yanlış ve itici bulanlarınkinden farklıdır. Bu fark sevginin içeriğinde tamamlayıcı bir erdem olan savaş karşıtlığını kendisinde yaşatması ile ilgili olarak bütün yaşamına yansır.
Böyle bir zamanda ve dönemde toplumlar savaşmamak adına bir çok imkan ve barışı ortaya çıkaracak bilgiler, açıklamalar, orta yolları mutlaka bulabilir, savaşın anlamsızlığı ve gereksizliği bir bütün olan insanlığın ve aynı yaşam alanını paylaşan toplumsal yapısı ile ap açık ortadadır.
Dünya'da hiç bir halk savaşı istemiyorken, bu savaşı çıkaranlar kimlerdir? Arka taraflarda kimler neler derdindedir de savaşlar meydana gelmektedir?
Dünya yaşam alanı sistemindeki savaşın gerçek tanımı, insanları birbirlerine düşürmek isteyen obsedörler ve oluşumlarının çalışmalarıdır. Obsedörler ve oluşumları ilgili alanları etkileri altına alarak senelerdir dünya yaşamında çıkan savaşların asıl sebepleri olmuşlardır. Gerek zihinsel alanları ile iletişim içerisinde olarak, gerek yapılarını etkileyerek savaşı savaşmayı, öldürmeyi çekici ve gerekli olarak göstermişlerdir. Bir kötülükler bütünlüğü olan savaş, yalnızca gerçek ve samimi bir şekilde savunma amacı ve anti obsedör uygulamalar söz konusu olduğunda doğru olabilir. Bunun dışında dünya yaşamında savaş oldukça anlamsız, gereksiz, yanlış ve zararlıdır.
Bir Anekdot: Sanatçılar ve İçindeki Gerçekleri, Sanatçıların Sanatlarında Başka Yaşamlarında Başka Görünmelerinin Nedenleri
Bir Anekdot: Sanatçılar ve İçindeki Gerçekleri, Sanatçıların Sanatlarında Başka Yaşamlarında Başka Görünmelerinin Nedenleri
Bir sanatçıya yapılan yorum üzerine '' ama gerçekte öyle gözükmüyor ki O''..
Sanatçıların bu dünya yaşamındaki kullandıkları kabuk olan bedeni, onun çalışma alanı olmaktan uzak, gerçek kişiliğini ve olmak istediği ve aslında içeride olan kendisini yansıtan özelliklerde değildir.
Bu bedenler, yaşam alanı sisteminin zoraki uygulamaları ile özensizce belirlenerek varlıksal oluşumlara verilmiştir. Önemli olan burada sanatçıların içerisinde kendilerini nasıl tanımladığıdır. Ve bu tanımlamanın nasıl ve ne biçimde olduğu konusu da yaptığı sanatla ve bunun dışında kendisini nasıl tanımladığı ile anlaşılmaktadır, bilinebilir durumdadır...
Bedensel görünümler bu konuda kesinlikle belirleyici değildir, sanatı ve zihinsel tanımlamaları O'nun gerçek kişiliğini ve kendisini bildiren şeydir...
Her gün yaşlanan ve durmadan değişimler gösteren ve bunun kontrolünün elimizde olmadığı bedenlerle varlıklar, sanatçılar, kişiler değelendirilemez, eğer o sanatçı, o bedenine kendi her istediği şekli verebilseydi ve hayal ettiğini yaşatabilseydi, o zaman gerçekte de böyle şeklinde yorum yapılabilirdi, çünkü bu konudaki gerçeği O'nun kendisini istediği şekilde yapılandırabilmesi ile ortaya çıkmaktadır. Ancak biliyorsunuz ki bu dünya yaşam alanında bu konu çok sınırlı, bu tanımlamalar Şix Yaşam Halinde olacak..İçinde ne ise dışında da o görünecek...
İşte yaşamak böyle olmalıdır.
İçin ve dışında ayrı tellerden çalıyorken, bu konuda içindekini ciddiye almalıyız.
İçinde kendisi ile ilgili nasıl bir gerçeklik yaşatıyorsa, sanatı ile bunu ortaya koymaktadır ve bizlerde onlar hakkında gerçekte kelimesi ile başlayan cümleleri kullanacağımız zaman içindeki gerçeği ifade ederek cümlelerimizi tamamlamalıyız.
Hiç kimse bu dünya yaşam alanı bedenleri ile tanımlanmamalıdır, önemli olan hayallerinde ve zihninde kendisini nasıl bir yere koyduğu, tanımladığı, hissettiğidir. Bu bedenlerin yaşlanma, hastalık, acı ve ıstıraplar gibi bir sürü olumsuz halleri söz konusu iken bu bedenlerin yapısı ile ilgili olarak sanatçıları değerlendiremeyiz.
Onun gerçeği içindedir ve O, bana ne verirse sanatı ile ben O'nun içindekini ancak böyle tanımlayabilirim ve gerçekte de O'nun öyle birini olduğunu düşünürüm.
Ki zaten bu dünya yaşam alanı gerçek değildir.
Gerçek olan bu bedenlerle yaşamaktan kurtulduğumuzda hayal ettiğimiz şekilde kendimizi gösterebildiğimiz, ifade edebildiğimiz yaşamların olacağı yerlerde yaşananlar olacaktır.
Dolayısı ile kişileri, sanatçıları kendisini nasıl tanımlıyorsa öyle kabul ederek, öyle göründüğünü düşünerek değerlendirip kabuk olan bedenlerin geçiciliği ve maksadını da bilerek, bize verdiğini değerlendirmeli, bu şekilde haz, mutluluk, bilgi, eğlence ve dahasının da içerisinde olabileceği imkanlarını yaşamalıyız.
O gerçekte öyle demek ki, demeliyiz.
Bir Anekdot: İnsanlık Tamamen Sevgi İle İlgilidir, Sevgi ve İnsanlar, Sevgi ve Yaşam
Bir Anekdot: İnsanlık Tamamen Sevgi İle İlgilidir, Sevgi ve İnsanlar, Sevgi ve Yaşam
Bizler, İnsanlık Sevgiyle İlgili Olan, Yaratılışsal Var Olma Halleri, Farkındalıkları olan Varlıklarız...
Herkesin sevgi anlayışı kendisine göre değişse de, sevgi anlayışının hangisinin doğru olduğu, yaşatılan anlayışın sonuçları ve geleceğe dair açıklamaları ve varlığın bu sonsuzluk içinde kendisini tanımlamasına, tamamlamasına, amacını bulmasına yardım eder kesinlikte olması ile belli olur ve bunları yapmayan bilgilerin gerçek sevgiyi yaşatması, anlatması söz konusu olamaz...
Çünkü bu durum doğru bir şekilde uygulanarak yaşatılmadığı sürece, bu konudaki doğruluk bulunmadığı sürece ve sevgiyi yaşamadan, gerçek sevginin ortaya çıkaracağı sonsuz huzur ve sonsuz güven, mutluluk dolu atmosfer yaşatılamaz ve sevgide kendisini yaşatamaz zaten... Gerçek sevginin kendisinden başka hiç bir şeye ihtiyacı yoktur, bütün halleri ve anlamları ve uygulamaları ile verici bir kavramı ifade etmektedir ve ihtiyaçlar sadece sevgiye dair olabilmektedir ve buda kendisinin dışından gelmektedir. Ve bunun farkına varılması ile sevgiyi ilelebet daha da güzelleştirecek şekilde yaşamak, yaşatmayı amaçlamaktayızdır gelecek günlerimiz için, hem içeriğindeki güzelliklerle ilgili olarak ortaya çıkarıldığı için, hem de bu konuda yeterince çalışma ve çaba sarf etmelerimiz sonrasında bu amacın son derece düzenli ve güven verici, sorunsuz bir yolu ifade ettiğini söyleyebiliriz....
Dolayısı ile gerçek sevginin varlıklarda bu gibi sonuçları olmalıdır ve herkesin kendisine göre değişen sevgi anlayışının gerçek olup olmadığı, daha yararlı olup olmadığı, bu gözlemlerle ancak anlaşılır ve biz kendimizi gözlemlediğimizde, bu konuyla ilgili olarak, bu yorumu ve pozitif eleştiriyi yapan alan olmamızın, ve açıklayan, ve nasıllarını bilen, ve şu an böyle bir konuyla bu durumun gerçekliğini kendi kendimize sorgulayan ve işte bunlar bizim, sevgiyi yaşattığımızı açıklar özelliklerde durumlardır ve kavramlardır ve bu sonuç olarak sevgiyi bilen ve tanıyan alanlar olduğumuzu ispatlamaktadırlar.Bir Anekdot: Korkuların Anlamsızlığı, Neden Korkutmak İsterler, Korkunç Görüntüler ve Korkunç Yaratıklar Hakkında Bir Açıklama
Korkuların Anlamsızlığı, Neden Korkutmak İsterler, Korkunç Görüntüler ve Korkunç Yaratıklar Hakkında Bir Açıklama
Aslında korku diye bir kavram yoktur, bu tamamen obsedör oluşumların ortaya çıkardığı ve empoze ettikleri bir gerçektir, kendini sakınma, kendini koruma, canına zarar gelmemesi için önlem almak durumları korkmaktan ayrıdır, mesela:
Bu resimdeki yaratık sizce korkunç mu? Öyle ise neden? Bence çok komik... Baksanıza yüzü bembeyaz, kireç içmiş gibi, kara bir çarşaf üstünde ve birde sanki güzel gibi ağzını açmış sonuna kadar bize karşı bağırıyor, ne kadar saçma değil mi bu durum? Şimdi bu beni az sonra ısıracağını mı söylüyor sence? Ben neyinden korkmalıyım bunun... Bende açarım ağzımı onun gibi bağırabilirim ona, hatta daha tuhaf bir hal alıp hiddetli görünebilirim buradan ona, onun bana yaptığıda bu, onun yaptığı şeyin aynısını bende yapabilirim, tabi o kadar komik görünebilir miyim bilmiyorum, şimdi korkulması gereken ne?
Birde şöyle bir durum var, eğer bunun gibi yaratıklar seni ısırmak isterse öyle karşına geçip hırlamaz ki, gizlice gelir ısırır eğer ısıracak ise, karşına geçip böyle hırlamasının nedeni nedir sence?Sende korku eylemini yaşatmak, oluşmasını sağlamak ve sonrasında korkan seninle istediğini yapmak, sen korkmadan onun istediği duruma gelemezsin, korktuğun zaman o ancak sana zarar verebilecek kıvama geliyor, çünkü korkmak, korktuğun yerin senden üstün olduğunu kabul etmek gibi bir durumu da beraberinde getiriyor ve oda bundan faydalanıyor, oysaki korkmasan, böyle karşında ise ve hırlıyorsa, ona gülsen yada sende ona hırlasan, o zaman bir daha böyle bir şekilde karşına çıkmayacak, korkutmaların asıl amacı, sonrasında korkutulan alan, kişi ile ilgili amacını gerçekleştirebilmek için gereken zemini hazırlamaktır. Çünkü korkunun olmadığı bünye kötü varlıkların baş edemeyeceği türden yapılanmalara sahiptir. Çünkü kötülüğün kendi özellikleri içinde korku vardır ve o her an korku içinde yaşayan bir yaratıktır. Onun için böyle davranıyor zaten, aslında en çok korkan odur, bu korkularının sonucu olarak korkutucu bir halde bulunmaktadır. Korkmak tamamen varlıkların iradesini kontrol etmek için hazırlanmış ve ona caydırıcı gelebilecek konular üzerinden bir sebepler düzeni sağlanarak, yaşatılarak akabinde başka kötü bilgilerle de desteklendirilerek iyice yaşatılır bir kavram haline gelmiştir. Aslında korkmak bizlerin yaşam formuna ait bir özellik olmayıp, tamamen obsedör kaynaklı bir oluşum olarak yaşamlarımıza bulaştırılmıştır.
Sevginin İçeriğindeki Erdemlerin Uygulanması ve Sevgi Varlığı Olmak
Sevginin İçeriğindeki Erdemlerin Uygulanması ve Sevgi Varlığı Olmak
Sevginin İçeriğindeki Erdemlerin Uygulanma Aşamasında Sevginin ve Gücünün Sevgi Varlığı Olma Yolunda Olan Varlıklar İçin Ortaya Çıkardığı Destekleyici İmkanlar
Varlıklar sevgi varlığı olmak için bir çaba içine girdiğinde öncelikleri olumsuz eylemlerin yasak olmasını uygulatan erdemlerin yasaklarını uygulamaya sokmak ile ilgili olur ki, bunları uygulamak kolaydır, düşünceleri, niyetleri bile ötelemek, kabul etmemek, yapmamakla ilgilidir, ki bunlar zaten varlıkların kendi yapılarına ait olan bilgi türleri değillerdir, yapılmış kötü bilgilerdir, bunları yasaklayarak ve uygulayarak sevgi varlığı olmak yolunda ilk adımlarını atarlar.
Ardından erdemsel ve duyusal bilgilerin içlerinden uygulayabildiklerini seçerek bunları tam olarak anlayıp, anlamadığını, uygulamasının kendisinde yaşanılır olup olmadığına karar verir ve uygulamasından emin olduklarının dışında mesela 165 tane erdemsel bilgi var, bunlar arta da bilmektedir, bunların 20 tanesini uygulayan bir varlıksın ve uygulayamadıklarından 40 tanesini belki de uygulamayı başardığında, ( bu varlıkların uygulamasını yapabilmeyi bildikleri erdemlere ve varlıkların kendi yapılarına göre de değişebilir,) belki de daha az, sonrasında sevgi yolunda olduğunu ispatlayan bu uygulama halin sevgi varlığı olmak ile ilgili geleceği müjdelediği için diğer erdemleri de uygulama zorunluluğu olmadan anlayabilmen ve uygulayabilmiş gibi varlıksal alanlarında yapılandırabilmen adına sana imkanlar tanımaktadır. Bu sevginin gücünün bu seviyelerde ortaya çıkardığı ve varlıkları destekleyen çalışmasıdır. Tomurcuk bu şekilde hızlıca büyür...