National Geographic Belgeseli
Bölüm 5
Yönetmen; Yavar Abbas
Senaryo; Nigel Henbest
Tür; Belgesel
Konusu; Belgesel filmi, evrenin en derin noktalarına kadar yolculuk edip, bu yolculuk esnasında karşılaştıkları gezegenleri, yıldızları, uyduları, kara delikleri ve algıladığı evreni anlatmaktadır.
Özeti; Evren
Bu kaosun içinde bir düzen var, sınırsız çeşitliliğin arkasındaki doku, sonsuz bir doğum ve ölüm, yaratılış ve yok oluş döngüsü, bütün galaksileri birbirine bağlayan uzayın uçsuz bucaksız yapısına dokunmuş bir düzen, evrende milyarlarca galaksi var, ve bu galaksilerin her birinde milyarlarca hatta trilyonlarca yıldız var.
Muhtemelen dünyadaki bütün sahillerdeki kum tanelerinden bile daha fazla. Ve bunların hepsi şu anda var olan yıldızlar, peki ya yaşamış ve ölmüş olanlar?
Patlayan Bir Galaksi
Ve yolumuzun üzerine patlayan bir galaksi var. Bu ölçekte bir patlamayı yaratabilecek kadar büyük olan tek şey bir başka galaksidir. Dünya'nın sonu gibi görünüyor, ancak işlerin hiç bir zaman o kadar basit olmadığını biliyoruz. Bu galaksi ölmeyecek, yeniden doğacak, yeni bir şekil, belki de yeni yıldızlar. Toz ve gazların çarpışmasından meydana gelen sürtünme, yeni yıldızların doğuşlarını tetikleyen şok dalgaları yaratıyor.
Sarmal Galaksi
Sarmal Galaksi, dünyanın o kadar uzağındaki, eğer buradan dünyaya bir mesaj yollasak, mesajın dünyaya ulaşması tam 27 milyon yıl sürecek. Kim bilir gezegenimiz yada türümüz o zaman hala hayatta olacak mı? Büyük olasılıkla olmayacak.
Kuasar
Dünyadan 2 milyar ışık yılı uzaklıktayız. Bu bir galaksi değil, yan yana koyulmuş yüzlerce galaksiden daha parlak, trilyonlarca kilometreye uzanan kör edici bir enerji hüzmesi, bu kadar büyük ve bu kadar parlak bir şey inanılmaz bir güce sahip olmalı. Bu bir Kuasar'a benziyor, yani evrendeki en ölümcül şeye.
Evrendeki en güçlü şey, Kuasar, aşırı sıcak gazların oluşturduğu girdap gibi dönen bir kazan, yüzlerce galaksiden daha parlak. Bu inanılmaz kuvvetin kaynağı, canavarın kalbinin derinliklerinde yatıyor, karanlık bir kalp, milyarlarca güneş ağırlığındaki devasa bir kara delik. Yıldızları paramparça ediyor, gazlarını Kuasar'a çekerek yutuyor, yıldızlar tamamen yok olana, görünür evrenden tamamen kaybolana kadar.
Büyük Patlama Teorisi
Sonsuz sıcaklıkta, küçüklükte, ve yoğunluktaki bir nokta patlıyor. Ve uzayı, zamanı, maddeyi ve evrenimizin kendisini yaratıyor. İlk önce atomdan küçük bir parçacık boyutunda, saniyenin minicik bir kısmının ardından avucunuzda tutabileceğiniz büyüklükte, bir süre sonra dünya boyutunda.
Büyük patlamanın ışıkları bugün hala yayılmaya devam ediyor, aynı bir radyo paraziti gibi, televizyon anteniniz bunları yakalıyor, onları kanalları ayarlanmamış bir televizyondaki parazitler olarak görebilirsiniz. Yolculuğumuz boyunca gördüğümüz her şey, büyük patlamadan dağılmış zerrelerdir.
Bölümlere ayırarak açıkladığımız belgeselin yazı dizinin bu beşinci ve son bölümüdür ve belgesel diğer gezegenler ile evrenin en derin noktalarına doğru devam etmektedir. Evren hakkında detaylı bilgilerin bulunduğu, ve görselleri ile de yeterince açıklayıcı bilgi veren bir belgesel filmidir.
